Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11176 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11451 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : DolandırıcılıkHÜKÜM : TCK'nın 157/1, 53, 58 maddeleri gereğince 1 yıl 6 ay hapis Dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanığın olay tarihinde aracı ile giderken otobüs durağında bekleyen katılanın yanında durduğu ve yenikente nasıl gidileceğini sorduktan sonra yolu tarif etmesi için arabasına davet ettiği, bu şekilde arabaya binen katılana kaza yapan ağabeyisinden dolayı adakları olduğunu, kurban keseceklerini, bu nedenle yardım için fakir aradıklarını söylediği ve cebinde bulunan euroları çıkartarak katılana gösterdikten sonra "ben sana 500 Euro vereyim, bu para 1250 TL yapar, sen bana 700 TL ver, 550 TL'sini de tanıdığın bir fakire verirsin" diyerek katılana gerçekte 1,5 TL değerinde olan 500 Lima (Endenozya parası) verdiği, katılanın da bu parayı alarak 700 TL parayı sanığa verdiği, araçtan indikten sonra ise paranın Euro olmadığını farkettiği, bu suretle sanığın dolandırıcılık suçunu işlediği tüm dosya kapsamından anlaşıldığından mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1-02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 253. maddesinin (b) bendine eklenen 6. alt bendi ile TCK'nın 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması ve bu düzenlemenin sanık lehine olması karşısında; söz konusu kanun değişikliğine göre, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,2- Kabule göre de, sanık hakkında cezaya hükmolunurken uygulanan TCK'nın 157/1 maddesinde hapis ve adli para cezası birlikte öngörülmesine rağmen sanık hakkında sadece hapis cezasına hükmolunması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkın gözetilmesine, 27/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.