Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11169 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11492 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : DolandırıcılıkHÜKÜM : TCK'nın 157/1, 43/1, 62, 53 maddeleri gereğince 2 yıl 1 ay hapisDosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanığın katılanın cep telefonuna tanışmak istediği yönünde ısrarla mesajlar göndermesi üzerine tanıştıkları ve arkadaşlık etmeye başladıkları, sanığın kendisini ... ismiyle tanıttığı, katılanla evlenmek istediği hususunda katılanı ikna ettiği, 2012 Eylül ayı içinde katılandan borç para istediği; sanık ile evleneceğini düşünen katılanın ise önce 18.000, daha sonra da 1.500 TL parayı sanığa verdiği, bunun ardından sanığın yaşamış olduğu evi boşaltıp telefonunu kapatarak katılanın kendisine ulaşmasını engellediği, bu suretle dolandırıcılık suçunu işlediği tüm dosya kapsamından anlaşıldığından mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1-02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 253. maddesinin (b) bendine eklenen 6. alt bendi ile TCK'nın 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun uzlaşt??rma kapsamına alınmış olması ve bu düzenlemenin sanık lehine olması karşısında; söz konusu kanun değişikliğine göre, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,2- Kabule göre de; sanık hakkında cezaya hükmolunurken uygulanan TCK'nın 157/1 maddesinde hapis ve adli para cezası birlikte öngörülmesine rağmen sanık hakkında sadece hapis cezasına hükmolunması,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkın gözetilmesine, 27/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.