MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : DolandırıcılıkHÜKÜM : TCK'nın 157/1, 52 ve 58/6. maddeleri gereğince 1 yıl hapis ve 100 TL adli para cezası, mükerrirlere özgü infaz rejimiDosya incelenerek gereği düşünüldü:Olay tarihinde sanığın şikayetçiye ait işyerine giderek yemek yedikten sonra hesabı isteyen sanığın, gelen hesap kartonunun arasına tedavülden kalkmış olup 15/12/2005 tarihinde zamanaşımı dolan 10.000 TL eski parayı koyduğu, bunun üzerine şikayetçinin sanığı bir müddet oyaladığı, daha sonra polis memurlarının gelerek sanığı yakaladıkları, böylelikle sanığın dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan olayda;Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre mahkemenin suç vasfına ve sübuta yönelik kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.Sanığın sair temyiz itirazlarının reddine,ancak;1-) 02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 253. maddesinin (b) bendine eklenen 6. alt bendi ile TCK'nın 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması ve bu düzenlemenin sanık lehine olması karşısında; söz konusu kanun değişikliğine göre, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,2-) Kabule göre de ;a-) Sanığın tekerrüre esas başka kaydı bulunmasına rağmen, tekerrüre esas olmayan Ankara 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 2006/320 esas, 2009/790 karar ; 10/05/2007 infaz tarihli kararının tekerrür uygulamasına esas alınması,b-) TCK'nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle bu husus,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.