Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11146 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11238 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : DolandırıcılıkHÜKÜM : TCK'nın 157/1, 62, 52, 53 maddeleri gereğince 2 yıl 1 ay hapis ve 5.000 TL adli para cezası, hak yoksunluğuDosya incelenerek gereği düşünüldü:Katılan ...'ın, katılan ... Kanagöl ile kendisine miras yoluyla intikal eden evinin satışı hususunda anlaştığı, evin katılan ...'e devri için gerekli işlemleri takip etmek amacıyla emlak komisyonculuğu ile uğraşan sanık ...'in ve temyiz dışı sanık ...'nın aracı oldukları, katılan ...'in işlem masrafı olarak temyiz dışı sanık ...'ya ilk etapta 600 TL verdiği, daha sonra ise 5.550 TL ve 6.200 TL parayı, teminat parası ve masraf adı altında temyiz dışı sanık ...'ya iletilmek üzere katılan ...'a verdiği, katılan ...'ın da bu paraları makbuz karşılığında temyiz dışı sanık ...'ya verdiği, sonrasında sanığın ve temyiz dışı sanığın satış işlemini gerçekleştirmeden adreslerini terk ederek izlerini kaybettirdikleri, böylelikle sanığın dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan olayda;Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre mahkemenin suç vasfına ve sübuta yönelik kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.Sanığın sair temyiz itirazlarının reddine,ancak;1-02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 253. maddesinin (b) bendine eklenen 6. alt bendi ile TCK'nın 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması ve bu düzenlemenin sanık lehine olması karşısında; söz konusu kanun değişikliğine göre, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,2-Kabule göre de;TCK'nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle bu husus,Bozmayı gerektirmiş,sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.