Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11005 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 16251 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Mala zarar verme, hakaretHÜKÜM : Mala zarar verme suçundan TCK'nın 167/1-b ve CMK'nın 223/4-b maddeleri gereğince ceza verilmesine yer olmadığı, Hakaret suçundan TCK'nın 129/3 ve CMK'nın 223/4-c maddeleri gereğince ceza verilmesine yer olmadığı.Dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanığın önceden aralarında anlaşmazlık bulunan babası katılan ile tartıştığı, babasına hakaret ettiği ve ele geçirilemeyen bir cisimle babasının aracının iki camını kırdığı iddia olunan olayda;Sanığın savunmaları, katılan ve tanıkların beyanları, nüfus kayıt örneği ile tüm dosya kapsamından sanığın katılanın oğlu oldukları ve birbirlerine karşılıklı olarak hakaret ettikleri anlaşıldığından sanık hakkında verilen ceza verilmesine yer olmadığı kararlarında bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 253. maddesinin 3. fıkrasında yer alan “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin metinden çıkartılmış olması ve sanığın üzerine atılı basit mala zarar verme suçunun uzlaştırmaya tabi olması ile aynı Kanun'un 35. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 254. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “uzlaştırma işlemleri” ibaresi “ kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin” şeklinde ve “göre, mahkeme tarafından yapılır.” ibaresi “göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir.” şeklinde değiştirilmiş bulunması ve bu düzenlemenin sanık lehine olması ve sanığın üzerine atılı hakaret suçunun uzlaştırmaya tabi olması karşısında, söz konusu kanun değişikliklerine göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320. sayılı Kanun'un 6723. sayılı Kanun'un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.