Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10894 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11580 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiSUÇ : Bedelsiz senedi kullanmaHÜKÜM : TCK'nın 156/1, 62/1, 52 ve 50. maddeleri gereğince hapisten çevrilen 3.000 TL adli para cezası ve doğrudan verilen 80 TL adli para cezasıDosya incelenerek gereği düşünüldü:Katılan ...'ın sanıktan borç para aldığı ve karşılığında sanığa 10.000 TL bedelli senet verdiği, katılanlar ... ve Şemsi Kılıç'ın da senedi kefil olarak imzaladıkları, senetten doğan borcun ödenmesi nedeniyle bedelsiz kalmasına rağmen sanığın senedi icra takibine koyduğu, böylelikle bedelsiz senedi kullanma suçunu işlediği iddia ve kabul olunan olayda; Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-) Katılanların, borcunu ödediğine dair yazılı delil ibraz edememeleri ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 24.03.1989 gün ve 1988/1 Esas, 1989/2 Karar sayılı içtihadında, senedin bedelsiz kaldığı ya da anlaşmaya aykırı olarak kullanıldığının yazılı delille ispatlanmasının zorunlu olduğunun belirtilmiş olması karşısında, sanığın atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediğinden beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, 2-) Kabule göre de;02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 254. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “ uzlaştırma işlemleri ” ibaresi “kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin” şeklinde ve “göre, mahkeme tarafından yapılır. “ ibaresi “göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir.” şeklinde değiştirilmiş bulunması ve bu düzenlemenin sanık lehine olması ve sanığın üzerine atılı bedelsiz Senedi kullanma suçunun uzlaştırmaya tabi olması karşısında, söz konusu kanun değişikliğine göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.