Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10731 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11021 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiSuç : Bedelsiz senedi kullanmaHÜKÜM : CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince beraatDosya incelenerek gereği düşünüldü:Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin senedin icra yoluyla takibe konulduğu 07.10.2010 olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür. Sanığın Bu-Ha Enerji İnşaat Ltd. Şti.nin yetkilisi olduğu, şirket adına girilen ihalelerde banka tarafından teminat olarak senet ibrazı istendiği, bunun üzerine katılan şirketin sanığa suça konu lehdarı sanık ..., borçlusu ise katılanlar olan 1.000.000 TL bedelinde bir adet senet verdiği, ancak banka tarafından senedin yeterli görülmemesi üzerine sanığa iade edildiği, katılan ...’ın sanıktan senedi geri istediği, sanığın senedin yanında olmadığını söylediği ve aralarında senedin iade edileceğine dair tutanak düzenlenip imzalandığı, buna rağmen sanığın senedi iade etmeyerek katılanlar aleyhinde icra takibi başlatıp senedi tahsil etmek istediği iddia olunan olayda;Sanığın aşamalardaki ve Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/627 Esas sayılı dosyasında görülen menfi tespit davasındaki beyanlarında katılan şirket ile ...’a malzeme verip müdürü olduğu Bu-Ha Enerji İnşaat Ltd. Şti.ne borçlandığını, zaman zaman da katılanlara borç para verdiğini, alacaklarının toplamı kadar senet teklif edilince kabul ettiğini, suça konu senedi bankaya teminat vermek üzere değil bu şekilde aldığını ve senetle ilgili daha sonradan herhangi bir belge düzenlenmediğini ifade etmesi, katılan ...’ın ise senedin, sanığın ortağı olduğu şirkete banka tarafından verilecek teminat mektubuna karşılık olarak bankanın istemesi nedeniyle verildiğini, kendisinin borçlu bölümü ile miktar kısmını yazıp senedi imzaladığını, senetteki vade ve tanzim tarihlerinin senedi verdiği tarihte yazılı olmadığını, sonradan doldurulmuş olduğunu, banka tarafından bu senedin kabul edilmemesi üzerine sanık ile birlikte senedin bedelsiz olarak iade edileceğine ilişkin belgeyi imzaladıklarını beyan etmesi karşısında;Gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; sanığın müdürü olduğunu belirttiği Bu-Ha Enerji İnşaat Ltd. Şti.nin ticaret siciline göre yetkililerinin ve muhasebecisinin duruşmaya davet edilerek sanığa kendi adına malzeme ve borç para verip şirkete borçlanması şeklinde bir usullerinin bulunup bulunmadığının, sanığa bu hususta bir vekaletname verilip verilmediğinin ve sanığın başlattığı icra takibinde dosyaya yapılan ödemeyi şirket kayıtlarına geçirip geçirmediğinin sorulması, Bu-Ha Enerji İnşaat Ltd. Şti. ile katılan şirketin ticari defter ve belgelerinin getirtilip katılan şirketin sanıktan ve Bu-Ha Enerji İnşaat Ltd. Şti.nden senet miktarı kadar borç para ve parası sonradan ödenmek üzere malzeme alıp almadığının tespiti ile suça konu senedin düzenleme ve vade tarihleri ile lehdar bölümünün sonradan doldurulup doldurulmadığının tespiti amacıyla bilirkişi raporu alınması, suça konu senedin şirket yetkilisince tanzim edilmediği için banka tarafından kabul edilmediği iddiasının ilgili bankadan sorulması, katılan ...’ın sanık ile birlikte düzenlediğini belirttiği senedin bedelsiz olarak iade edileceğine ilişkin belgenin düzenlenme ve verilme amacına ilişkin tanıkların dinlenmesi ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği, ayrıca suçun sübutu halinde 02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 254. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “uzlaştırma işlemleri” ibaresi “kovuşturma dosyası, uzlaştırma işlemlerinin” şeklinde ve “göre, mahkeme tarafından yapılır.” ibaresi “göre yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilir.” şeklinde değiştirilmiş bulunması ve bu düzenlemenin sanık lehine olması karşısında, söz konusu kanun değişikliğine göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu gözetilmeden eksik araştırmayla yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.