Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10627 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 10357 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Güveni kötüye kullanma, dolandırıcılıkHÜKÜM : Güveni kötüye kullanma suçundan; TCK'nın 155/1, 52/2, 53,58, 63 maddeleri gereğince 1 yıl hapis ve 2.000TL adli para cezası, dolandırıcılık suçundan; TCK'nın 157/1, 52, 53, 58 maddeleri uyarınca 2 yıl hapis ve 3.000 TL adli para cezasıDosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın, 25/01/2012 tarihinde ertesi gün getirmek üzere kiraladığı aracı süre bitiminde getirmediği ve şikayetçi ...'a satıp 1.500 TL'yi avans olarak aldığı ve aracın satışını getireceğini söyleyip ayrıldığı, şikayetçinin aracın arandığını öğrenmesi üzerine aracı kolluk kuvvetine teslim ettiği, böylece sanığın katılana yönelik güveni kötüye kullanma, şikayetçiye yönelik dolandırıcılık suçunu işlediği iddia ve kabul olunan olayda;Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre mahkemenin suç vasfına ve sübuta yönelik kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.Sanığın sair temyiz itirazlarının reddine,ancak;1-02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 253. maddesinin (b) bendine eklenen 6. alt bendi ile TCK'nın 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun; aynı madde ile “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin metinden çıkartılmak suretiyle güveni kötüye kullanma suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması bu düzenlemelerin sanık lehine olması karşısında; söz konusu kanun değişikliğine göre, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,2-Kabule göre de;TCK’nın 53. maddesinin 3.fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.