MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : DolandırıcılıkHÜKÜM : 5237 sayılı TCK.nın 157/1, 62, 50/1-a, 52/2, 51, 53 maddeleri uyarınca 10 ay hapis ve 500 TL adli para cezası, erteleme, deneme süresiDosya incelenerek gereği düşünüldü:Olay tarihinde sanığın tanık Hasan'ın yanına gelerek mahallelerinde yardıma muhtaç fakir birilerinin bulunup bulunmadığını, abisinin yurt dışından geldiğini nafaka dağıtmak istediğini söylediği, tanık Hasan'ın da sanığı katılanın evine götürdüğü, sanığın katılana yardımda bulunacağını bildirerek evden ayrıldığı, sanığın katılana ait evden ayrıldıktan takriben bir saat kadar sonra tekrar ve tek başına olarak katılanın evine giderek, kendisinde 3 TL para bulunup bulunmadığını sorduğu, katılanın para bulunmadığını söylemesi üzerine küçük altın bulunup bulunmadığını sorduğu, katılanın altınların da bulunmadığını söylemesi üzerine kolundaki bilezik ile parmağındaki yüzüğünü istediği, katılana kaza yaptığını söyleyerek parayı bozdurup hemen geleceğini söylediği, katılana ait 1.400 TL değerinde burma bilezik ve 100 TL değerinde yüzüğü alarak katılanın evinden ayrıldığı ve bir daha da katılan ile temasa geçmediği anlaşılmış ve bu şekilde sanığın hile ve desiseler kullanarak üzerine atılı dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.Sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine; Ancak; 1-02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun'un 253. maddesinin (b) bendine eklenen 6. alt bendi ile TCK'nın 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması ve bu düzenlemenin sanık lehine olması karşısında; söz konusu kanun değişikliğine göre, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,2-Kabule göre de; a-Sanık hakkında hükmolunan gün adli para cezasına çevrilirken uygulanan kanun maddesinin TCK.nın 52/2 maddesi olmasına rağmen hükümde TCK.nın 50/1-a ve 52/2 gereğince çevrilmesine karar verilerek hatalı uygulama yapılması;b-TCK’nın 53/4. maddesi gereğince, kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında aynı maddenin birinci fıkrasında gösterilen hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,c-Hapis cezasının alt sınırdan tayin olunduğu halde ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesi suretiyle çelişkiye düşürülmesi;Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; 08/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.