Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10447 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11156 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSuç : Nitelikli dolandırıcılıkHÜKÜM : TCK'nın 158/1-a, 43/1, 62, 52, 53/1. maddeleri gereğince 2 yıl 7 ay 7 gün hapis ve 3.000 TL adli para cezasıDosya incelenerek gereği düşünüldü:Şikayetçi ...'in kendisinden boşanmak isteyen eşinin geri dönmesini sağlamak için muskacılık ve büyücülük yaptığını öğrendiği sanığın evine gittiği, sanığın bir suya bakarak eşinin üç gün içerisinde geleceğini söyleyerek şikayetçiden 1.500 TL aldığı, bir kaç gün sonra şikayetçinin tekrar sanığın evine gittiğinde sanığın şikayetçiye eşinin 24 saat içerisinde eve geleceğini söyleyerek 500 TL aldığı ve kırmızı sahil isminde bir malzeme alması gerektiğini söyleyip bunun için de 480 TL aldığı, sanığın üç mum verip her gün birini yakıp Yasin suresini okutmasını istediği, Manisa'da buluştuklarında sanığın 1.000 TL daha aldığı, ancak şikayetçinin eşinin o gece eve dönmediği gibi şikayetçiden boşandığı, sanığın şikayetçiye verdiği üç tane mumun her birinin üzerine 4.500 sefer Yasin suresi okutulması gerektiğini söylediği ve bu iş için kişi başına 70 TL ücret talep ettiği, daha sonra tekrar buluştuklarında şikayetçiye 35 tane kağıt verdiği, her gece saat 24:00’ten sonra bir tanesini yakmasını istediği, yaktıktan sonra kendisinin 300 sefer tespih çekeceğini söylediği, şikayetçinin bütün yaptıklarına rağmen eşinin eve dönmemesi üzerine sanığın şikayetçiye “senin eşinde inanç olmadığı için bu işler olmadı, benim yapacağım bir şey yok” dediği, sanığın bu şekilde dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olanan olayda;Sanığın tevilli ikrar içeren savunmaları, şikayetçi ve tanık beyanları, teşhis işlemi ve tüm dosya kapsamından sanığın hileli hareketlerle haksız menfaat elde ettiği anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanığın suç tarihinde altmışyedi yaşında olması, TCK'nın 51/1. maddesinde fiili işlediği sırada altmışbeş yaşını bitirmiş olan kişiler bakımından hapis cezasının ertelenmesi sınırının 3 yıl olduğunun belirtilmesi ve sanığın geçmişte kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunması karşısında; sanık hakkında erteleme hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı değerlendirilmeden, hükmedilen 2 yıl 7 ay 7 gün hapis cezasının TCK'nın 51/1. maddesi uyarınca ertelenmesine yasa gereği yer olmadığına şeklindeki, yasal olmayan gerekçeyle karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.