Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10291 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2922 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSuç : Nitelikli dolandırıcılıkHÜKÜM : TCK'nın 158/1-g, 62, 52, 53 ve 58. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis ve 3.000 TL adli para cezası ile mahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık tarafından Posta Gazetesi'ne verilen araç satış ilanını gören mağdur ...'ın sanık ile irtibata geçtiği, sanığın kendisini emekli hakim Ümit olarak tanıtarak, aracı başkalarına satmaması için kapora göndermesi gerektiğini söylemesi üzerine, mağdur tarafından 300 TL kaporanın sanığın adına kartsız işlem ile yolu ile gönderildiği, sanığın da gönderilen parayı çekmesine rağmen mağdurun bir daha sanığa ulaşamadığı, sanığın bu surette hileli eylemlerle haksız menfaat temin ettiği, sanığın ikrar içeren savunması, mağdur beyanı ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığından, nitelikli dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle bu husus, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun'un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK'nın 53/1. maddesinin (b) bendinin uygulanmasına ilişkin hüküm fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin tamamen çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.