Resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından sanık ...’ın 5237 Türk Ceza Kanunu'nun 204/1, 158/1-d, 35/1, 62/1 (iki defa) ve 52/2. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis, 1 yıl 3 ay hapis ve 40,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ... 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 01/12/2015 tarihli ve 2015/254 esas, 2015/399 sayılı kararına karşı sanık müdafii tarafından yapılan itirazın kabulüne ve dosyanın mahkemesine gönderilmesine ilişkin.... 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 23/12/2015 tarihli ve 2015/1028 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 23/03/2016 gün ve 401-2016-kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19/04/2016 gün ve 2016/132186 sayılı yazısıyla dairemize gönderilmekle okundu.Kanun yararına bozma isteminde;Dosya kapsamına göre, her ne kadar sanığın bizzat kendisine hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul edip etmediği sorulmadan karar verildiği gerekçesiyle itiraz kabul edilmiş ise de, sanık müdafii olarak duruşmalarda hazır bulunan Avukat ...’in sanığın da bulunduğu 21/10/2015 tarihli duruşmada hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul ettiğini beyan ettiği, sanığın bu beyana karşı çıkmadığı, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/6-c maddesinde “Sanığın kabul etmemesi hâlinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmez.” şeklinde düzenleme yer aldığı, somut olayda ise sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmediğine dair bir irade beyanı olmadığı gibi, kaldı ki sanık müdafiinin itiraz dilekçesinde açıkça hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına bir itirazları olmadığını, yalnızca sanığın beraat etmesini talep ederek itiraz ettiklerini beyan ettiği cihetle, sanık müdafiinin beraat talebi ile ilgili değerlendirme yapılarak itiraz hakkında bir karar verilmesi yerine, itirazın dosya kapsamına aykırı olan yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden...4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 23/12/2015 tarihli ve 2015/1028 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Yargılama Yasasının 309. maddesinin 4. fıkrasının (b) bendi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdiine, 24/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.