Güveni kötüye kullanma suçundan sanık ......'un (...), 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 155/1 ve 52. maddeleri uyarınca 6 ay hapis ve 100 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına, cezasının aynı Kanun’un 58/6. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair ...1. Sulh Ceza (Kapatılan) Mahkemesinin 29/03/2011 tarihli ve 2010/295 esas, 2011/219 sayılı kararının Yargıtay 23. Ceza Dairesinin 17/09/2015 tarihli ve 2015/3453-4230 sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmesini müteakip, sanık tarafından yapılan yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine ilişkin ...4. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/01/2016 tarihli ve 2010/25 esas, 2011/18 sayılı ek kararına yönelik itirazın reddine dair mercii ...1. Ağır Ceza Mahkemesinin 23/02/2016 tarihli ve 2016/136 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 24/06/2016 gün ve 105-59-5015-2016-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19/07/2016 gün ve 2016/280923 sayılı yazısıyla dairemize gönderilmekle okundu.Kanun yararına bozma isteminde;Dosya kapsamına göre; sanığın, kararın kesinleşmesinden sonra mahkemeye ibraz ettiği ... Üniversitesi ... Araştırma ve Uygulama Hastanesinin 27/11/2015 tarihli raporuna göre, sanıkta depresif nöbet ve bipolar duygulanım bozukluğu olduğunun belirtildiği,... Devlet Hastanesinin 20/07/2006 tarihli sağlık kurulu raporunda depresyon ve suicid girişimi tanısı konduğu,... Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 02/02/2016 tarihli adli raporunda sanığın bipolar bozukluk ve kısmi remisyonda olduğunun tespit edildiği, işbu rapora istinaden sanığın... 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 19/02/2016 tarihli ve 2016/156-268 sayılı ilamı ile vesayet altına alındığının belirtilmesi karşısında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 32. maddesi gereğince akıl hastalığı nedeniyle işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamadığının veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olup olmadığının Adli Tıp Kurumunca tespiti lüzumunun bulunması nedeniyle, yargılamanın yenilenmesi talebinin kabulüne karar verilerek bu yönde rapor alınması gerekirken, itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Dosya içeriğinden, yargılama sırasında sanığın “bipolar bozukluk, depresif nöbet, suicid girişimi ve kısmi remisyonda” olduğuna ilişkin beyanda bulunulmadığı gibi bu konuda dosyada herhangi bir bilgi ve belge olmadığının da anlaşılması,... Devlet Hastanesi'nin 20/07/2006 tarihli ve... Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin 02/02/2016 tarihli sağlık kurulu raporları ile sanığın vesayet altına alındığına ilişkin mahkeme kararının hükmün kesinleşmesinden sonra ibraz edilmesi ve sanığın “2004 yılından beri bu rahatsızlıkları taşıdığına yönelik” dilekçesi karşısında, söz konusu raporların, CMK.'nın 311.maddesinin 1.fıkra (e) bendi kapsamında yeni delil ortaya konulması olarak değerlendirilerek, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 32. maddesi kapsamında akıl hastalığı nedeniyle işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamadığının veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olup olmadığının Adli Tıp Kurumunca düzenlenecek rapor ile tespiti ve sonucuna göre karar verilmesi gerekeceğinden, yargılamanın yenilenmesi isteminin reddine dair karara itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, ...1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 23/02/2016 tarihli 2016/136 D. İş sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdiine, 24/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.