Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 859 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8052 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkilinin ....Noterliğinin 22.10.2009 tarih 19500 Yevmiye nolu ihtarnamesi ile davalı kooperatiften istifa ettiğini, aradan geçen süre içerisinde müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine müvekkilinin davalı kooperatif aleyhine .....İcra Müdürlüğü'nün 2013/968 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, ancak davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve %20'den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, dava konusu edilen alacağın erteleme kararı nedeniyle muaccel hale gelmediğini, icra konusu yapılan alacak miktarının fazla olduğunu, genel gider payının düşülmediğini ve davacının kooperatif ortağı olarak görünmediğini savunarak, davanın reddini ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.Mahkemece iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının üyelikten çıkmasının kabul edildiği yılın bilançosunun görüşüldüğü 04.04.2010 tarihli genel kurulda ödemelerin üç yıl ertelenmesi yolunda karar alındığı, ortaklıktan çıkan ya da çıkarılan üyelere yapılacak ödemelerin kooperatifin ekonomik yapısını tehlikeye düşüreceğinin belirlendiği, alacağın 04.05.2013 tarihinde muaccel olduğu, takibin ise alacak muaccel olmadan 25.03.2013 tarihinde başlatıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2- Dava çıkma payı alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.Kooperatif üyeliğinden ayrılan ortak, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 17/1. maddesi ve anasözleşmenin 15 nci maddesi gereğince, ödemiş olduğu aidatın tamamını değil, ayrıldığı yıl sonu bilançosuna göre hesaplanacak olan masraf hissesi düşüldükten sonra bakiyesinin iadesini talep hakkını haiz olup, ayrıldığı yıl sonu bilançosunun genel kurulca kabulü suretiyle kesinleşmesinden itibaren bir ay geçtikten sonra bu hak talep edilebilir. Aynı Kanun'un 17/2. maddesi uyarınca kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşüreceği gerekçesiyle ödemelerin 3 yıla kadar geciktirilmesine ilişkin bir kararın, anılan aynı genel kurulda alınması ve mahkemece, ödemenin kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürecek nitelikte olduğunun bilirkişi raporu ile yargılama sırasında saptanması halinde, erteleme kararındaki süre geçmeden önce başlatılan icra takibi, alacağın muaccel olmasından önce (erken) başlatılmış olacaktır.Öte yandan, anasözleşmenin 15/2. maddesinde "Ortaklığı sona erenlerin yerine ortak alınması halinde eski ortağın 21. madde uyarınca ödediği gider taksitleri derhal ödenir." hükmü yer almaktadır. Ayrılan ortağın doğrudan üyelik payı yerine yeni ortak alınması halinde eski ortağın yapmış olduğu ödemelerin derhal kendisine iade edilmesi gerekmektedir. Bu durumda, erteleme kararı alınmış olsa bile davacı bu karardan yararlanmayacaktır. Gerek davalı yerine üye alınması, gerekse alınmaması halinde iade edilecek aidatlar bakımından ifa günü belli olup, kooperatifin temerrüde düşürülmesi için ayrıca ihtar gönderilmesine gerek bulunmamaktadır. Davalının istifası ile boşalan payının yeni ortağa tahsisi halinde derhal ödeme gerekir. Üyeliği sona eren diğer üyelerin payları yerine yeni üye alınması halinde davalıya derhal ödeme yapılamaz. Somut olayda, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi tarafından, yapılacak ödemelerin kooperatif mevcudiyetini tehlikeye düşürüp düşürmeyeceği hususu incelenmiş ise de, davacı ortak yerine yeni ortak alınıp alınmadığı hususunda herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmamıştır.Bu durumda mahkemece, kooperatif defter, kayıt ve belgeleri incelenmek suretiyle davacı ortak yerine erteleme süresi içinde yeni ortak alınıp alınmadığı hususunda ek bilirkişi raporu alınıp, yeni ortak alınmış olması durumunda davacının çıkma payı alacağının yeni ortak alınma tarihinde muaccel olduğunun kabulü ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.