Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8512 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 5373 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki rücuen alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkili kurum aleyhine ... İş Mahkemesi'nin 2011/141 Esas, 2012/277 Karar sayılı ilamının infazı için ... İcra Müdürlüğü'nün 2012/4320 sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, söz konusu borç miktarının karar gereğince 04.04.2012 tarihinde ödendiğini, müvekkili kurum tarafından ödenen paranın davalılardan rücuen tazmin edilmesi gerektiği ileri sürerek, dava dışı işçinin davalı müfliste çalıştığı süre nazara alınarak 6.262,62 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, temsilcisi olduğu şirketin iflasına karar verildiğini, iflas tasfiye işlemlerinin ... İflas Müdürlüğü'nün 2009/17 numaralı dosyası ile devam ettiğini, ikinci alacaklılar toplantısının ise 18.03.2011 tarihinde yapıldığını, mevzuata göre davacının iflas müdürlüğüne alacak başvurusunda bulunması ve bunun üzerine alacak başvurusuna ilişkin kararın kendisine tebliği ile düzenlenen sıra cetvelinin ilamının beklenmesi gerektiğini, kararın tebliği ve sıra cetvelinin ilanından sonra kanundaki düzenlemeye uygun olarak süresinde müflis şirketin iflas idare memurluğu taraf gösterilerek İİK'nın 235. maddesi gereği iflasa karar verilen yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesinde kayıt kabul davası açılması gerektiğini, davaya bakmakla yükümlü mahkemelerin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, öncelikle dosyanın Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesini, alacaklıların alacaklarını iflas hukuku gereğince belli bir prosedürde ispat etmeleri gerektiğini, bu nedenle müvekkili müflis şirketin ticari defter ve kayıtları Ticaret Sicilinde kayıtlı bulunduğu yer adresinden istenerek incelemeye tabi tutulması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacının davalı şirketin iflasından sonra alacağını tahsil için dava açmış olmakla bu davanın sıra cetveline itiraz davası niteliğinde olduğu, görevli mahkemenin İİK'nın 235/1. maddesi gereğince iflas kararını veren Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliği ile karar kesinleştiğinde iki hafta içerisinde istek halinde dosyanın görevli ve yetkili ... Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2-Mahkemece, göreve ilişkin dava şartı noksanlığı sebebiyle HMK'nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunmayan 1086 sayılı HUMK'nın dava şartı öngörmeyen göreve ilişkin hükümlerine uygun olarak hüküm fıkrasında "Mahkememizin görevsizliğine" ibaresine yer verilmesi doğru olmamış ise de sonucu itibariyle doğru olan kararın hüküm fıkrasının 1. bendindeki yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aşağıda yazılı olduğu şekilde HUMK'nın 438/7. maddesi uyarınca düzeltilmesi suretiyle hükmün onanması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, kararın, hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinde yer alan "Mahkememizin görevsizliğine" ibaresi çıkartılarak, yerine "Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan HMK'nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine" ibaresinin yazılmasına ve kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.