Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8506 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8412 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, borçlu ...hakkında başlattıkları takip kapsamında borçluya ödeme emrini tebliğ edemediklerini ve fakat borçlunun takipten haberdar olduğunu, takibe itiraz ettiğini, borçluya ait ... plakalı aracın satışından elde edilen paranın paylaştırılması için düzenlenen sıra cetvelinde yer alan davalı alacağının gerçek olmadığını, muvazaalı işlemler yapıldığını, davalının icra dosyasında aracın yakalanıp borçluya teslim edildiğini, daha sonra kendileri tarafından aracın yakalatılması üzerine satış yapıldığını, gerçek bir alacağı olmayan davalının sıra cetvelinde 2. sırada kendilerinin ise 3. sırada olduğunu ileri sürerek, davalı alacağının sırasının iptali ile sıra cetveline itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Fer'i müdahil borçlu vekili, davacının müvekkilinden alacaklı olmadığını, yapılan takibe itiraz ettiklerini, muvazaa iddiasının doğru olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının alacağının tahsili için başlatılan takibin, borçlunun itirazı üzerine İcra Hukuk Mahkemesince durdurulmuş olduğu, davacının alacağının bulunmaması nedeniyle sıra cetveline itirazının da hukuki bir zemini söz konusu olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temiz edilmiştir.Davacının başlatmış olduğu takip konusu kambiyo senedi üzerindeki imzanın borçluya ait olmadığı İcra Hukuk Mahkemesi tarafından tespit edilerek, takibin durmasına karar verilmişse de, davacı tarafından kambiyo senedine konu alacak için genel mahkemede dava açıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, genel mahkemede açılan dava sonucunda alacağın varlığı tespit edilse dahi duran takip canlanmayacağından ve ayrı bir ilamlı takip yapılması gerekeceğinden karar sonucu doğru olmakla birlikte " davacının alacağının söz konusu olmadığı" gerekçesi doğru olmamış ise de, açıklanan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, sonucu itibariyle doğru olan kararın, HUMK'nın 438/son maddesi uyarınca gerekçe kısmı değiştirilerek, onanması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün gerekçesi değiştirilerek ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.