Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8337 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5408 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Ankara 10. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 27/02/2014NUMARASI : 2013/158-2014/146Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, karşı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün asıl davada davalı-karşı davada davacı vekilince duruşmalı, asıl davada davacı-karşı davada davalı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl davada davalı-karşı davacı vekili Av. H.. T.. ile asil M.. M.. ve asıl davada davacı-karşı davada davalı vekili Av. A.. G.. ile asil S.. D..'in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR -Asıl davada davacı-karşı davada davalı yüklenici vekili, müvekkili ile aralarında davalının da bulunduğu arsa sahipleri arasında düzenlenen 13.02.2006 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca işin %99 oranında tamamlanmasına ve ihtarla istenilmesine rağmen müvekkiline isabet eden 2, 3, 4, 12 nolu bağımsız bölümlerin verilmediğini ileri sürerek, anılan bağımsız bölümlerin tapusunun iptali ile müvekkili adına tesciline, karşı davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Asıl davada davalı- karşı davada davacı arsa sahibi vekili, sözleşme uyarınca 1, 8, 17 ve 7 nolu bağımsız bölümlerin müvekkiline isabet ettiği halde, 1 nolu bağımsız bölümün kat irtifakı sırasında arsa sahiplerinden Y. Ö. adına tescil edildiğini ve tescil sahibinin borcu nedeniyle bağımsız bölümün üçüncü kişilerce haczedildiğini, ihtara rağmen 1 nolunun tapu kaydının müvekkiline verilmediğini, yargılama sırasında yapı kullanım izin belgesinin alınması nedeniyle 2, 3 ve 4 nolu bağımsız bölümlerin tapusunun davacıya verileceğini, ancak müvekkiline ait 1 nolu bağımsız bölümün hatalı tescili nedeniyle oluşan zarar ve sözleşmedeki cezai şart alacağı karşılığı 12 nolu bağımsız bölümün tutulduğunu ileri sürerek, şimdilik 3.000,00 TL cezai şart alacağı ile 1, 7 ve 17 nolu bağımsız bölümlerin süresinde teslim edilmemesi nedeniyle 3.000,00 TL gecikme tazminatının faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 28.01.2014 tarihli ıslahla gecikme tazminatı istemine 12.647,00 TL sına yükseltmiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; asıl davada davacı yüklenicinin yargılama sırasında yapı kullanım izin belgesinin alınması nedeniyle dava konusu bağımsız bölümlere hak kazandığı, sözleşmede davalı arsa sahibine aidiyeti belirlenen 1 nolu bağımsız bölümün dava dışı arsa sahibi adına kat irtifakı sırasında tescil edilmesinde yüklenicinin kusurunun bulunmadığı ve bunun arsa sahipleri arasında çözülmesi gereken iç sorun olduğunu, davalı yanca 2,3 ve 4 nolu bağımsız bölümlerin tapularının yükleniciye verileceğinin belirtildiği, karşı davada geç teslim nedeniyle arsa sahibi davacının 12.647,00 TL gecikme tazminatı alacağı bulunduğu, cezai şart alacağının bulunmadığı gerekçesiyle asıl davanın kabulü ile 3,4,12 nolu bağımsız bölümlerin tamamı ile 2 nolu bağımsız bölümdeki davalı payının iptali ile davacı yüklenici adına tesciline, karşı davanın kısmen kabulü ile 12.647,00 TL dava ve ıslah tarihlerinden faiziyle birlikte alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.Kararı, taraf vekilleri ayrı ayrı temyiz etmiştir.1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, karşı davada davalı yüklenici vekilinin tüm, asıl davada davalı-karşı davada davacı arsa sahibi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.2) Taraflar arasında düzenlenen 13.02.2006 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca asıl davaya konu bağımsız bölümlerin yükleniciye ait olduğu tartışma dışıdır. Arsa sahibi vekili cevap dilekçesinde dava konusu 3 ve 4 nolu bağımsız bölümler, 14.05.2013 tarihli dilekçesinde ise 2 nolu bağımsız bölüm yönünden davayı kabul etmesi ve vekaletinde davanın kabulü yetkisi bulunması karşısında 2,3,4 nolu bağımsız bölümlere yönelik davanın kabul beyanı nedeniyle kabul edilerek yargılama giderleri ile vekalet ücretinin buna göre belirlenmesi gerekirken bu husus göz ardı edilerek belirlenmesi doğru görülmemiştir.Asıl davaya konu 12 nolu bağımsız bölüm yönünden ise, dosya kapsamına göre, taraflar arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca 1 nolu bağımsız bölümün davalı arsa sahibi M.. M..'e ait olduğu çekişmesizdir. Hal böyle iken, yüklenici ile oğlu olduğu anlaşılan M. D. tarafından tesis edilen kat irtifakı sırasında vekalet görevinin sözleşmeye aykırı şekilde kullanılarak bağımsız bölümün dava dışı arsa sahibi Y. Ö. adına tescil ettirildiği anlaşılmıştır. Bu itibarla, asıl davada davalı arsa sahibinin bu hakkının yani 1 nolu bağımsız bölüme ilişkin ayni veya şahsi hakları teslim edilmeden yüklenicinin davalıdan isteyebileceği son bölüm yönünden davalının savunması doğrultusunda bu bölüme ilişkin tescil isteminin mevcut seviye itibariyle reddi gerekirken bu husus dikkate alınmaksızın bu bağımsız bölüm yönünden de kabul kararı verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.Bunun yanında, mahkemece, karşı davada davacı arsa sahibinin cezai şart alacağının tahsili talebinin ret gerekçesi olarak, sözleşmedeki cezai şart ödemesi için dönme koşulunun bulunduğu ve bu koşulun oluşmadığına ilişkin tespit yerinde ise de, 1 nolu bağımsız bölümün kat irtifakı tesisine ilişkin resmi senedin yüklenici ve oğlu olduğu anlaşılan kişinin vekil sıfatıyla düzenlenmiş olması karşısında bu işlem sırasında 1 nolu bölümün başka bir arsa sahibi adına tescil edilmesinde yüklenicinin herhangi bir kusurunun ve etkisinin bulunmadığına gerekçe kısmında yer verilmesi ise doğru olmamıştır. SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, karşı davada davalı yüklenici vekilinin tüm, asıl davada davalı-karşı davada davacı arsa sahibi vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı-karşı davada davacı arsa sahibi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, arsa sahibi yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan asıl davada davalı-karşı davada davacı yararına takdir olunan 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl davada davacı-karşı davada davalıdan alınarak asıl davada davalı-karşı davada davacıya verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden karşı davada davalıdan alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.