Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8335 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1378 - Esas Yıl 2015





T.C.YARGITAY23. Hukuk DairesiMAHKEMESİ : Bakırköy ... Asliye Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki genel kurul kararının ve üyeliğin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacılar vekili asıl ve birleşen davada; müvekkillerinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, davalı kooperatif yönetim kurulunun çağrısı ile 16.04.2012 tarihinde kooperatif genel kurulunun olağanüstü olarak toplandığını, müvekkillerinin toplantıda hazirûn cetvelini imzalarken kooperatifin 26 olan ortak sayısının yeni kayıtlarla arttırılarak 47'ye çıkartıldığını görerek bu duruma itiraz ettiklerini, ancak itiraza rağmen toplantının yapıldığını, genel kurullarda ve yüklenici ile yapılan inşaat sözleşmesinde ortak sayısının 29 ile sınırlandırıldığını, kooperatif yöneticilerinin sanki yeni inşaat yapılacakmış gibi kooperatife 21 yeni ortak kaydettiğini, kooperatif yönetiminin keyfi olarak dilediği sayıda kişiyi kooperatife ortak kaydetme hak ve yetkisinin olmadığını, usulsüz olarak ortak kaydedilenlerin katılımıyla yapılan genel kurulun mutlak butlanla malûl olduğunu, genel kurul tutanağının gerçeklere aykırı şekilde tanzim edildiğini, müvekkillerinin divan seçimi dahil tüm kararlara itiraz ve muhalefet ettiklerini, muhalefetlere rağmen çoğu kararın oybirliğiyle alınmış gibi tutanak tanzim edildiğini ileri sürerek, 16.04.2012 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısının ve bu toplantıda alınan kararların iptaline, usulsüz olarak kaydedilen 21 yeni ortağın üyeliklerinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili asıl ve birleşen davada, davacıların usulsüz olarak kayıt edildiği iddia edilen 21 yeni ortağın üyelik kayıtlarının iptalini isteyemeyeceklerini, genel kurul kararlarının iptali talebi ile birlikte üyelik kayıtlarının iptali isteminin ileri sürelemeyeceğini, yeni üye alımının kanuna, anasözleşmeye ve genel kurul kararlarına uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; davalı kooperatifin 24.04.2004 tarihli genel kurulunda ortak sayısının 29 ile sınırlandırıldığı ve bunun üzerinde ortak kabul edilmeyeceğinin belirtilmesine rağmen, tasfiye halinde bulunan ve inşaatları tamamlanan davalı kooperatifin yönetim kurulunca, genel kurul kararı olmaksızın ortak sayısının arttırılması suretiyle 21 yeni ortağın üye kaydının yapılmasının usulsüz olduğu, bu ortakların da katılımıyla yapılan genel kurul toplantısında, 21 kişi ile birlikte, genel kurul toplantısına itiraz eden 17 kişi çıkarıldığında alınan kararların sonucunun etkileneceği, bu durumda 16.04.2012 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında alınan tüm kararların iptaline karar vermek gerektiği; üyelik kayıtlarının iptali istenilen 21 ortağın, asıl ve birleşen davada davalı olarak gösterilmediği gibi, bu kişilerin davaya dahil edilmek suretiyle taraf teşkilinin sağlanmasının da mümkün olmadığı, ayrıca genel kurul kararının iptali ve genel kurula katılanların üyeliğin iptali taleplerinin aynı davada karara bağlanmasının da usul ve yasaya aykırı olacağı gerekçesi ile 21 üyenin üyeliğinin iptaline ilişkin talebin usulden reddine, davalı Kooperatifin 16.04.2012 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında alınan tüm kararların iptaline karar verilmiştir.Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.Davada, tasfiye halinde bulunan kooperatife 21 kişinin üye olarak alınmasına ilişkin yönetim kurulu kararının iptali ve bu kişilerin katılımı ile gerçekleşen 16.04.2012 tarihli genel kurul kararlarının iptali talep edilmektedir.Bir üyenin diğer bir üye aleyhine üyeliğin iptali konusunda dava açamayacağı, dolayısıyla bu konuda kooperatif yönetim kurulu kararlarının iptal edilemeyeceği dikkate alındığında, mahkemenin üyelik iptali talebi konusunda verdiği kararın gerekçesi hatalı olmakla beraber, karar sonucu itibari ile yerinde olmuştur. Ne var ki, genel kurul kararlarının da iptaline karar verilmiş ise de; halen devam eden üyelikleri dolayısıyla bazı üyelerin genel kurulda hazır bulunması ve oy kullanmasında yasa ve anasözleşmeye aykırı bir yön bulunmadığı halde bu şahısların üyelikleri daha önceden iptal edilmişcesine üye olmayan şahısların genel kurula katıldığından bahisle genel kurul kararlarının tümünün iptaline karar verilmesi çelişkili ve hatalı olmuştur.İzah edilen sebeplerle karar bozulmalıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, taraflar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 21.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.