MAHKEMESİ : Salihli 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 09/01/2014NUMARASI : 2013/589-2014/5Taraflar arasındaki asıl elatmanın önlenmesi ve ecrimisil, birleşen tapu iptali ve tescil davalarının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Asıl davada davacı arsa sahibi Berrin Kuzören vekili, müvekkili ile davalı yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile müvekkilinin yükleniciye 100.000,00 TL'sı ödemesinin ve müvekkiline ait arsa üzerinde yapılacak dairelerden 2. kat 3 numaralı ile 3. kat 4 numaralı bağımsız bölümlerin müvekkiline diğer bağımsız bölümlerin ise yükleniciye ait olacağının kararlaştırıldığını, daha sonra müvekkilinin yükleniciye 25.000,00 TL daha ödemesi koşuluyla yükleniciye ait olan dava konusu son kat dubleks dairenin müvekkiline, müvekkilline ait olan 4 numaralı bağımsız bölümün yükleniciye verilmesi konusunda sözlü mutabakata varıldığını, müvekkilinin 4 numaralı bağımsız bölümü yüklenicinin gösterdiği kişiye tapuda devrederek 14.06.2010 tarihli belgeyle 15.000,00 TL ödediğini, yüklenici tarafından düzenlenen belgede anılan miktarın dubleks daire için alındığını ve bakiye 10.000,00 TL'nin kaldığının yazıldığını, müvekkilinin edimini yerine getirmesi ve davalı yüklenicinin müvekkilinin dubleks daire için ödediği parayı kabul ederek müvekkiline ait daireyi satması nedeniyle sözlü mutabakatın hukuken geçerli hale geldiğini, dairenin müvekkiline teslimi için keşide edilen ihtarın sonuçsuz kaldığını ileri sürerek, imal edilen binadaki son kat dubleks daireye davalının vaki müdahalesinin önlenmesi ile taşınmazın tahliyesine, şimdilik 2.000,00 TL haksız işgal tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.Birleşen davada davacı yüklenici C.. A.. vekili, müvekkili ile davalı arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca müvekkiline isabet eden 2 numaralı bağımsız bölümü sattığını ileri sürerek, anılan bağımsız bölümün tapusunun iptali ile davacı yahut göstereceği kişi adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, asıl davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 06.11.2012 tarih ve 3752 E., 6440 K. sayılı ilamı ile, bozulmuş, bozma sonrası yapılan yargılama sonucunda, arsa sahibi ile yüklenici arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin bulunduğu, sözleşme gereği arsa sahibine 2. kat 3 numaralı ve 3. kat 4 numaralı bağımsız bölümlerin verilmesi, arsa sahibinin 100.000,00 TL ödemesinin kararlaştırıldığı, inşaatın imali sırasında arsa sahibinin 25.000,00 TL daha ödemesi karşılığında 2. kat 3 numaralı bağımsız bölüm ile 4. kat 5 numaralı bağımsız bölümün takas edilmesi yönünde anlaştıkları, davacı arsa sahibinin 15.000.00 TL’lik kısmı ödediği, geriye kalan 10.000,0 TL’yi mahkeme veznesine depo ettiği, davalı vekili beyanına göre davacı arsa sahibinin, 2. kat 3 numaralı bağımsız bölümü dava dışı üçüncü kişilere yüklenici istemi doğrultusunda tapuda devrettiği, parasının ise yüklenicinin tahsil ettiği, bu saptamalara göre taraflar arasındaki takas anlaşmasının geçerli olduğu gerekçesiyle; asıl davanın kısmen kabulü ile imal edilen binadaki son kat dubleks daireye davalı yüklenicinin müdahalesinin men’ine, 1.100,00 TL ecrimisil bedelinin davalı yükleniciden tahsiline, mahkeme veznesine depo edilen 10.000,00 TL’nin karar kesinleştiğinde davalı yükleniciye ödenmesine, birleşen dava bakımından ise; delil tespiti dosyasına göre eksik işlerin bulunduğu, edimlerini ifa etmeyen yüklenicinin tescil isteminde bulunamayacağı gerekçesiyle, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir. 1)Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin asıl davaya ilişkin tüm, birleşen davaya ilişkin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.2)Birleşen dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Birleşen davanın reddine ilişkin gerekçeye esas Salihli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/132 D. İş numaralı tespit dosyasında, inşaatın bulunduğu mahalde 26.11.2010 tarihinde tespit yapıldığı, bilirkişinin spot lamba, şofben, balkon renkli camı, sıva, boya ve işçilik eksikliklerin bulunduğuna dair rapor düzenlediği, bu eksiklikler nazara alındığında inşaatın % 95 seviyede olduğu belirtmiştir.Öte yandan, birleşen dava 09.11.2012 tarihinde açılmış, davaya konu 2 numaralı bağımsız bölüme ilişkin iskân ruhsatı 19.08.2011 tarihinde alınmış, davalara ilişkin karar 06.02.2014 tarihinde verilmiş olup, birleşen davada davaya konu edilen 2 numaralı bağımsız bölümü davacı yüklenicinin hak edip etmediği, binada eksik işler bulunup bulunmadığı ise belirlenmemiştir. Bu durumda, mahkemece, sözleşmeye konu binanın tam olarak imal edilip edilmediği, birleşen davanın davacısı yüklenicinin eksik ediminin bulunup bulunmadığı yönünden, bilirkişi heyetinin de katılımı ile keşif yapılarak, yüklenicinin edimini tam olarak yerine getirdiğinin belirlenmesi halinde birleşen davanın kabulüne, aksi halde şimdiki gibi davanın reddine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin asıl davaya ilişkin tüm, birleşen davaya ilişkin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin birleşen davaya ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, asıl davada davalı-birleşen davada davacı yararına BOZULMASINA, asıl davaya yönelik aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.