MAHKEMESİ : Kuşadası 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 25/04/2013NUMARASI : 2005/685-2013/202Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün asıl davada davacılar-birleşen davada davalılar vekilince duruşmasız, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl davada davalı-birleşen davada davacı Vek. Av. Y.. Ç.. gelmiş, diğer taraflardan gelen olmadığından onların yokluğundan duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinden süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Asıl davada davacı arsa sahipleri vekili, müvekkilleri ile davalı yüklenici arasında 12.12.2002 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğunu, sözleşme uyarınca 28 adet bağımsız bölüm imal edileceği, bunların 27 adedinin davacı arsa sahiplerine ait olduğu, arsa sahiplerine ait olan bağımsız bölümlerin 2,3,4. katlarda olması, 2. kat arka yola cepheli kısmında kot farkının bulunmayacağı, yüklenicinin bina bitmedikçe taşınmazı kullanamayacağı, imar planı değişikliği halinde doğan yeni bağımsız bölümlerin % 75’inin arsa sahiplerine ait olacağı, zamanında teslimin yapılmaması nedeniyle cezai şart ödeneceğinin kararlaştırıldığını, davalının eksik ve ayıplı işler yaptığını, projeye göre yapılması gereken asansörü yapmadığını, davacıya isabet eden bağımsız bölümlerin kot farkı “O’ olması gerekirken 1,75 M yüksek yapıldığını, zemin ve 1. kat arasındaki batar katın projesine aykırı şekilde imal edilmek suretiyle büyütüldüğünü, arsa sahiplerinin bağımsız bölümleri teslim edilmeden kendisine isabet eden bağımsız bölümü kullandığını ve cezai şart bedeli ödemesi gerektiğini ileri sürerek, dava esnasında tespit edilecek tazminatın temerrüt faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında istemlerinin 12.327,00 TL eksik ve ayıplı iş, 24.600,00 TL asansör bedeli, 39.539,00 TL davalı yüklenicinin projeye aykırı imalat yaparak kazandığı yer bedeli, 20.000,00 TL kira, 50.000,00 TL de cezai şart bedeli olduğunu belirtmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Birleşen davada davacı yüklenici vekili, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği davalılara isabet eden 18 adet büronun tuğladan yapılan duvarlarının, davalıların istemi ile yıkılarak alüminyumdan yapıldığını ileri sürerek, şimdilik 20.000,00 TL’nin temerrüt faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacı vekilinin bilirkişinin eksik iş, asansör, fazladan kazanılan yer nedeniyle 76.766,00 TL hesaplama yapıldığını ve rapora itirazlarının olmadığını belirttiğinden, bu beyanın davacı tarafı bağladığı, arsa sahiplerinin 15.09.2005 tarihinde bağımsız bölümleri teslim aldıkları, yola terk, belediye onayı, yeni tapu, toprak kayması nedeniyle tadilat projesi yapımı ve arsa sahiplerinin istemi üzerine fazladan iş yapılması nedenleriyle işin tesliminde gecikme bulunmadığı, asansör projede bulunmadığından bu hususa ilişkin istemin reddi gerektiği, eksik ve ayıplı işler olduğu, yüklenicinin fazladan imalat yaptığı ve bedelinin sözleşme uyarınca davacı arsa sahiplerine ödemesi gerektiği, arsa sahiplerinin talimatı ile yüklenicinin ilave imalat yaptığı gerekçesiyle, asıl davanın kısmen kabulü ile eksik ve ayıplı işler bedeli olarak 12.327,00 TL ile fazladan kazanılan yer bedeli olarak 39.539,00 TL'nin temerrüt faiziyle tahsiline, birleşen davanın kısmen kabulü ile 12.590,00 TL'nin temerrüt faiziyle tahsiline karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin tüm, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.2)Asıl dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.Taraflar arasındaki sözleşmenin 13. maddesi, projenin sözleşmenin eki ve ayrılmaz parçası olduğunu içermektedir. Proje incelendiğinde, imal edilecek binada asansör yer aldığı gibi, inşaat aşamasında da asansör yerinin boş bırakıldığı, asıl davada davacı-birleşen davada davalı arsa sahiplerince imal edildiği dosya kapsamı ile sabittir. Bu durumda, mahkemece, asıl davada davacı-birleşen davada davalı arsa sahiplerinin imal ettirerek parasını ödedikleri asansör bedelinin asıl davada davalı-birleşen davada davacıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, asansörün projede yer almadığı yönünde gerekçe yazılmak suretiyle bu istemin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin tüm, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, asıl davada davacı-birleşen davada davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı onama harcının asıl davada davalı-birleşen davada davacıdan alınmasına, asıl davada davacılar birleşen davada davalılardan peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere. 17.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.