Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7870 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 2647 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Bünyan Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 06/11/2013NUMARASI : 2012/117-2013/197Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.-K A R A R-Davacılar, murisleri ve kendi adlarına .. ada, .. parselde kayıtlı taşınmaza yönelik olarak davalı kooperatif ile 04.12.1996 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, 2008 yılına kadar kooperatifin inşaatları yapmaması üzerine sözleşmenin karşılıklı olarak feshedildiğini, ancak tarafların 16.06.2008 tarihinde yeniden bir araya gelerek haricen yeni bir arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığını, sözleşme konusu taşınmazın tevhit ve ifraz işlemleri sonucunda beş parselin oluştuğunu, parsellerin biri üzerine apartman yapılarak iki dairenin tapusunun adlarına çıkarıldığını, ancak diğer üç bloğun yapılmadığını, sözleşme ile diğer üç bloğun ise dört yıl içinde başlanılmadığı taktirde kalan arsanın tapusunun mal sahibine teslim edileceğinin düzenlendiğini bu aşamadan sonra sözleşmenin yerine getirilmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek, 16.06.2008 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine/geçersiz olduğunun tespitine,.. ada .. parsel sayılı taşınmazın (bu parsellerden oluşan ve bina yapılmış parsel dışındaki parseller) tapusunun iptali ile miras hisseleri oranında tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı kooperatif temsilcileri H. Ö.ve H. A., kooperatifin genel kurulunun yapılarak tarafların arsalarını kendilerine verileceğini, kooperatifin devam etme ve inşaatin bitmesi gibi bir durum olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı kooperatifin sözleşmede belirtildiği şekilde inşaatları yapmadığı, her ne kadar dava konusu taşınmazı kapsayan imar uygulaması sonucu B. Belediyesi'nden imar planı doğrultusunda bilirkişi raporunda (a, b, c) olarak gösterilen bir kısım yerler satın alınmış ise de imar uygulaması geçtiğinden dolayı iptal edilen tapuların içerisine bu kısımların da dahil olmasına rağmen ayrılamayacağının anlaşıldığı, söz konusu kısımlar nedeni ile davalı kooperatifin ödediği bedel dolayısıyla tazminat hakkının saklı tutulması gerektiği, sözleşmenin yerine getirilmemesi nedeni ile geçersiz olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile .. ada .. ve .. no'lu taşınmazlar ile .. ada .. no'lu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile 1/2 hissesinin davacı N.. T.., 1/2 hissesinin ise S. T. mirasçıları adına mirasçılık belgesinde belirtilen hisseleri oranında dağıtılarak tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1) Dava, taraflar arasındaki 16.06.2008 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi/geçersizliğinin tespiti ve tapu iptal tescil istemine ilişkindir.6100 sayılı HMK'nın 297/1-c maddesinde hükmün gerekçe bölümünün, 2. fıkrada ise hükmün sonuç bölümünün kapsayacağı hususlar düzenlenmiştir. Anılan 297/1-c maddesinde, hükmün, iki tarafın iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri de kapsaması gerektiği öngörülmüştür. HMK'nın 297/2. maddesinde, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden herbiri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu öngörülmüştürMahkemece, hükmün gerekçe kısmında sözleşmenin geçersiz sayılmasına ve tapu iptali ve tesciline karar verilmesi gerektiği belirtildiği halde hüküm fıkrasında sözleşmenin feshi/geçersiz sayılması istemi ile ilgili herhangi bir hüküm kurulmaksızın inşaatın yapıldığı parsel dışında kalan parsellere ilişkin tapu kaydının iptali ile tescile karar verilmiştir. Mahkemece, 16.06.2008 tarihli sözleşmenin tamamının mı geçersiz sayıldığı, yoksa sözleşmenin 5. maddesindeki "... diğer üç blok ise dört yıl içinde başlanılmadığı taktirde kalan arsanın tapusu mal sahiplerine teslim edilecektir.." hükmüne dayalı olarak mı sözleşmenin kısmen geçerli sayılıp üç parselin tapu iptali ve tesciline karar verildiği anlaşılamıştır.Mahkeme kararının gerekçe bölümü ile hüküm sonucunun çelişkili olması, mahkeme kararlarının tereddüt doğurmayacak şekilde açık olması kuralına aykırılık oluşturur. Bu durumda mahkemece, davacıların sözleşmenin feshi/geçersizliği tespiti istemiyle ilgili olarak HMK'nın 297/1-c, 297/2. maddesine uygun denetime elverişli gerekçe oluşturarak hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.Karar tarihinden önce vefat eden davacı N.. T..'in mirasçılarının isimlerinin gerekçeli karar başlığında yazılmaması da HMK'nın 297/1-b maddesi hükmüne aykırı olmuştur.2) Bozma nedenine göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün re'sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.