Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7850 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7826 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, davacılar ile davalı yüklenici arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davalının süresi içinde inşaata başlamadığını ve diğer davalılara muvazaalı olarak tapu devri yaptığını ileri sürerek, davalılar üzerinde olan tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tescilini, mümkün değilse değerinin tahsilini talep ve dava etmiştir.Mahkemece, tüm dosya kapsamından, davalı yüklenicinin inşaata başlamadığı, davalı yüklenici sözleşmeyi tamamen ifa etmesi halinde tapuya hak kazanacağı gerekçesiyle, sözleşmenin feshine ve davalı taraf üzerindeki tapu kayıtlarının iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmiştir.Karar, davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2) Davacılar ..., ..., ... ve dava dışı bazı arsa sahipleriyle yüklenici ... ve dava dışı yüklenici ... arasında 31.07.2009 tarihinde 22551 ada 1,2 ve 3 parsel sayılı taşınmazlar üzerine inşaat yapılması hususunda arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmış, daha sonra 14.10.2009 tarihinde ise, arsa sahiplerinden ... ve ... ile yine yükleniciler ... ve ... arasında, 31.07.2009 tarihli sözleşmenin de konusunu oluşturan 22551 ada 2 parsel üzerine inşaat yapılması konusunda ayrı bir arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiştir.Eldeki davada, inşaat yapılacak parsellerin bir kısım paydaşlarınca tapu iptal ve tescil talebinde bulunulmuş, sözleşme gereğince devredilen payların adlarına iadesi istenmiştir. İleri sürülen talep, mahkemece de benimsendiği üzere hukuki niteliği itibariyle sözleşmenin geriye etkili feshini de içermektedir. Zira, sözleşmenin sona ermesini sağlamadan sözleşme gereği devredilen payların arsa sahiplerine kayden dönüşünü talep etmek mümkün değildir. TMK.'nun 692. maddesi uyarınca paylı mülkiyet bulunan bir taşınmazda inşaat yapılması için düzenlenecek arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin geçerli şekilde kurulabilmesi ise kural olarak tüm paydaşlarla sözleşme yapılmasını gerektirmektedir. Bu şekilde yapılmayan sözleşmelerin feshine değil, geçersizliğinin tespitine karar verilir. Bu itibarla, mahkemece, öncelikle davacılar dışında paydaş olan ve sözleşme imzalayan arsa sahiplerinin de zorunlu dava arkadaşı olarak davaya katılmaları sağlandıktan sonra, sözleşmelerin geriye etkili şekilde feshine karar verilebileceği, eğer tüm arsa sahibi paydaşlarla sözleşme yapılmamış ise sözleşmelerin geçersizliğinin tespitine karar verilmesi ile yetinilmesi gerektiği gözden kaçırılarak, belirtilen hususlarda araştırma yapılmadan karar verilmesi yerinde olmamıştır.Bunun yanında, dava konusu talebe dayanak oluşturan her iki sözleşme de davalı yüklenici, ... dışında ....'ın da bulunduğu görülmektedir. Taraflar arasında aksine bir düzenleme bulunmadığından davalı ... ile dava dışı ... 'ın sözleşme konusu inşaatı adi ortaklık şeklinde yüklendiklerinin kabulü gerekir. Adi ortaklığın ise, tüzel kişiliği bulunmadığından açılan davada zorunlu olarak ...'ın da taraf olarak gösterilmesi gerekirken, yine eksik taraf teşkili ile yargılamaya devam edilip hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olmuştur.Bu durumda, mahkemece, yukarıda izah edilen hususlar yönünden inceleme yapılıp taraf teşkili de sağlandıktan sonra, sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde sonuca varılması hatalı olmuş, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.