MAHKEMESİ : Bakırköy 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 25/01/2013NUMARASI : 2010/11-2013/11Taraflar arasında görülen asıl ve birleşen tazminat davaları sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 02.12.2013 gün ve 5438 Esas, 7617 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi birleşen 2008/390 E. davada davacılar vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.- KARAR -Asıl davada davacılar vekili, arsa sahibi müvekkilleri ile yüklenici davalı arasında imzalanan 26.01.2005 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince 121 parselde 236 m² yüzölçümlü taşınmaz üzerine inşaat yapılmasının kararlaştırıldığını, müvekkillerine verilecek dairelerin toplam 37,82 m² küçük yapıldığını, binanın izolasyonunun, merdiven korkuluğunun ahşap kaplamasının (küpeşte) ve binanın çatı ve dış cephe izolasyonu ile daireler arası ses ve ısı yalıtımının yapılmadığını ileri sürerek, maddi zarar kalemleri ve cezai şart nedeniyle şimdilik 10.000,00 TL maddi ve 10.500,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Asıl davada davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, taleple bağlı kalınarak eksik işler ve dairelerin küçük yapılmasından kaynaklanan maddi zarar miktarı 10.000,00 TL'nin tahsiline, manevi tazminat isteminin reddine dair verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 22.02.2010 tarih ve 2009/1389 E., 2010/1028 K. sayılı ilamıyla, taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddi ile, yüzölçümü noksanlığının eksik iş niteliğinde olduğu, davalının davacıların daha küçük daire yapımına razı olduklarına veya yazılı sözleşmenin değiştirildiğine dair yazılı kanıt sunamadığı, BK'nın 96. maddesi uyarınca sözleşme hükümlerine göre olması gereken yüzölçümdeki daireler ile noksan yüzölçümlü dairelerin teslimi gereken tarihten itibaren hakkını kullanması için makul bir bekleme süresinden sonraki serbest piyasa rayiçleri itibariyle değerleri belirlenerek farkları toplamının tahsiline karar verilmesi gerekirken bilirkişi kurulunca yasal yönteme uygun olmayan şekilde değer kaybının hesaplanması ve mahkemece kabulünün doğru olmadığı gerekçesiyle davacılar yararına, her bir talep için ne miktarda tazminat istediklerinin davacılara açıklatılmadığı, HUMK'nın 74. maddesine aykırı olarak noksan yüzölçümü ve ortak alandaki merdiven korkuluğunun eksik bırakılması nedeniyle eksik iş bedelinin 10.000,00 TL olarak kabul edilmesinin ve ortak yer niteliğindeki merdiven korkuluğu için davacıların paylarının gözetilmemesinin doğru olmadığı gerekçesiyle, davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir.Bozma kararından önce açılıp, bozma kararından sonra asıl dava ile birleşen Bakırköy 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/390 E. sayılı davasında davacılar vekili, aynı sözleşmeye dayanarak, asıl davada istenen 10.000,00 TL maddi tazminata hükmedildiğini ve kararın temyiz edildiğini, anılan dosyada alınan bilirkişi raporunda küpeştenin yapılmamasından doğan zararın 1.125,00 TL ve müvekkilerine düşen dairelerdeki yüzölçümü eksikliğinin 20.437,50 TL olarak hesaplandığını, toplamı 21.562,50 TL maddi zarardan dava edilmeyen 11.562,50 TL için bu davanın açıldığını ileri sürerek, şimdilik 11.562,50 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; 20.05.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile, yüzölçümü noksanlığı nedeniyle asıl davada istenen 10.000,00 TL'nin tahsil edildiğini, 06.12.2010 tarihli bilirkişi raporunda yüzölçümü noksanlığı nedeniyle istenebilecek miktarın 39.770,00 TL olduğunun tespit edildiğini, 11.562,50 TL olan taleplerini ıslah edip, 18.208,00 TL artırarak ve küpeşte bedeli olarak 562,50 TL istediklerini, diğer yandan, asıl davadaki 10.000,00 TL ve birleşen işbu (Bakırköy 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/390 Esas sayılı) davadaki 11.562,50 TL'yi yüzölçümü noksanlığına hasrettiklerini, 11.562,50 TL talebi, (18.208,00 TL + 562,50 TL=)18.770,50 TL ıslah suretiyle arttırdıklarını açıklayarak, 30.333,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen Bakırköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/60 E. sayılı davada davacılar vekili; asıl ve birleşen ilk davanın yargılamasının devam ettiğini, 04.11.2010 tarihli bilirkişi raporunda yükleniciyle arsa maliklerinin daireleri arasındaki değer farkının 65.000,00 TL olduğunun belirtildiğini, anılan yargılamada ıslah ile müddeabihi 29.770,50 TL'ye arttırdıklarını, ancak ikinci kez ıslahın mümkün olmaması sebebiyle bu davanın açıldığını belirterek, 25.229,50 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, asıl ve birleşen davaların reddini istemiştir.Mahkemece, dört ayrı dairenin değer düşüklüğü toplamının 65.000,00 TL olduğu, küpeşte bedelinin 1.125,00 TL olup, davacıların 364/800 oranındaki payına düşecek küpeşte bedelinin 512,00 TL olduğu, davacının ilk açmış olduğu dava ile talep ettiği 10.000,00 TL'yi yargılama sırasında tahsil ettiği, bozmadan sonra ıslah mümkün olmadığından davacının ıslah dilekçesiyle yaptığı taleplerin kabulünün mümkün olmadığı, birleşen davalar açısından taleplerinin toplamı olan (11.562,50 TL + 25.229,50 TL =) 36.792,00 TL raporla belirtilen miktardan düşük bulunmakla, birleşen davalar açısından davacının taleplerinin kabulünün gerektiği belirtilerek asıl davada maddi tazminat talebinin kabulüyle, 10.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline, tahsil hususunun kararın infazı aşamasında değerlendirilmesine, ıslahın bozmadan sonra yapılması sebebiyle davacı tarafın ıslahla istemiş olduğu talebinin reddine, manevi tazminat talebi hakkında yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına; birleşen Bakırköy 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/390 E. sayılı davasında; maddi tazminat talebinin kabulüyle, 11.562,50 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline; birleşen Bakırköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/60 E. sayılı davasında, davanın kabulüyle, 25.229,50 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline dair verilen karar, taraf vekillerinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 02.12.2013 tarih ve 5438 E., 7617 K. sayılı ilamıyla onanmıştır.Birleşen Bakırköy 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/390 E. sayılı davada davacılar vekili, karar düzeltme isteminde bulunmuştur.Birleşen 2008/390 E. sayılı dava, eksik ve ayıplı iş bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Birleşen davada davacılar vekili, asıl davada hüküm altına alınan maddi tazminat istemi dışında asıl davada dava konusu edilmeyen ve saklı tutulan 11.562,50 TL maddi tazminatın davalıdan tahsilini istemiş ve 20.02.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile birleşen davadaki istemini 18.208,00 TL + 562,50 TL = 18.770,50 TL ilave ederek toplam 30.333,00 TL'ye arttırmıştır. Mahkemece birleşen davada ıslahın bozmadan sonra yapıldığı gerekçesiyle ıslah ile arttırılan miktar yönünden davanın reddine karar verilmiş ise de, 20.05.2011 tarihli ıslahın bozma konusu edilen asıl dava ile ilgisi olmayıp, bozma kararından önce açılıp, bozma kararından sonra işbu dava ile birleşen 2008/390 E. sayılı dava ile ilgili olduğu açıktır.Bu durumda, mahkemece, birleşen 2008/390 E. sayılı davada ıslah edilen miktarın içinde kalan 562,50 TL'ye hükmedildiği, ıslah edilen bakiye 18.208,00 TL'nin de kabulüne karar verilmesi gerektiği, oysa yanılgılı gerekçeyle bakiye ıslah edilen istemin reddinin doğru olmadığı belirtilerek, hükmün bozulması gerekirken, onanmış olduğu anlaşıldığından, birleşen 2008/390 E. sayılı davada davacılar vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile, birleşen 2008/390 E. sayılı davada verilen hükmün davacılar yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, birleşen 2008/390 E. sayılı davada davacılar vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemizin 02.12.2013 tarih ve 5438 E., 7617 K. sayılı onama ilamının anılan birleşen davaya yönelik kısmının kaldırılarak, birleşen 2008/390 E. sayılı davada verilen hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, birleşen dava yönünden evvelce alınan temyiz peşin harcı ile karar düzeltme peşin harcının istek halinde davacılara iadesine 25.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.