MAHKEMESİ : İstanbul 5. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 12/11/2013NUMARASI : 2013/737-2013/992Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen dosyadaki şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde asıl ve birleşen dosyada şikayet olunan vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir. Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Şikayetçi R.. A.. vekili, derece kararında yazılı bulunan tüm dosya ayrıntılarının doğru olduğunu, davalının ihtiyati haciz işlemi yaptığını, müvekkilinin, normal haciz işlemi yaptığını, haciz için 10 günlük ödeme süresinin beklenmesinin gerekmeyeceğini, kambiyo senetleri ile yapılan takiplerde kesinleşme sürecinin 5 gün olduğunu, beşinci günün bitiminde haciz yapılacağını, önceki tarihli bir ihtiyati haczin sonraki tarihli bir kesin hacze iştirak ederse dosyaya giren paraların garame şeklinde her dosya alacağı nispetinde para alınacağını, icra müdürlüğünün yaptığı gibi kanunların gözardı edilerek paylaşım yapılamayacağını, borçluya ait taşınmazlar üzerine davalı tarafça İstanbul 4. İcra Müdürlüğü'nün 2009/29918 sayılı dosyasından 11.09.2009 tarihinde ihtiyati haciz konulduğunu ve söz konusu haczin 06.01.2010 tarihinde kesinleştiğini, ikinci sıradaki haczin müvekkilince İstanbul 13. İcra Müdürlüğü'nün 2009/28830 sayılı dosyasından 25.09.2009 tarihinde gerçekleştiğini, ancak bu dosyadan borçluya gönderilen ödeme emrinin 15.09.2009 tarihinde tebliğ edildiğini ve icra takibinin kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi olması nedeniyle 10 günlük ödeme süresi sona ermeden taşınmazların kaydına haciz konulduğunu, bu nedenle ödeme süresi beklenmeden uygulanan hacizlerin geçersiz olduğu görüşü doğrultusunda dosyadan tevziye tabi tutulan 428.000,00 TL bedelin tamamının, davalıya ödenmesine karar verildiğini ileri sürerek, İstanbul 4. İcra Müdürlüğü'nün 2009/29918 sayılı dosyasından yapılan 23.03.2011 tarihli sıra cetvelinin iptali ile satış bedelinin her iki dosya arasında garameten paylaştırılmasına karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir.Şikayet olunan şirket vekili, şikayetin reddini istemiştir.İcra Mahkemesi'nce iddia, savunma, Yargıtay bozma kararı ve tüm dosya kapsamına göre; şikayetçinin alacaklı olduğu icra dosyasından konulan haczin iptal edilmediği ve uyulan bozma kararı kapsamı nazara alınarak geçerli bir haciz olarak kabulü ile şikayetin kabulüne ve şikayete konu 22.03.2011 tarihli sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, asıl ve birleşen dosyada şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, İcra Mahkemesince uyulan bozma ilamı doğrultusunda inceleme yapılıp karar verilmiş olmasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, asıl ve birleşen dosyada şikayet olunan vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak şikayetçinin istemi dağıtımın garameten yapılmasına yönelik olup, ne gerekçede ve ne de hükümde bu yönde açıklık bulunmadığından iptal noktasında isabetli bulunan hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasının (1) numaralı bendine “dağıtıma esas tutarın şikayetçi ile şikayet olunan arasında garameten paylaştırılmasına” sözcüklerinin eklenmesine ve sonucu itibariyle yerinde bulunan hükmün Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 438/VII. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.