MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatife üye olduğunu, dairesinin belirlenerek tesliminin taahhüt edildiğini, ancak daha önce sonuçlanan ihraç kararının iptali davası devam ederken dairenin davalı ...'a satıldığını ileri sürerek, davacının davalı kooperatife borçlu olmadığının tespitine, olmazsa kooperatife olan gerçek borç miktarının tespiti ile tevdii mahalli tayinine, ayrıca dairenin tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescil edilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davacının üye olarak kooperatife karşı yükümlülüklerini yerine getirmemesinden dolayı üyelikten ihraç edildiğini, ihraç kararının mahkemece iptali üzerine davacının tekrar kooperatife döndüğünü, davacının 2003 yılından itibaren kooperatife olan borçlarını ödemediğini, bu nedenle konut tahsisi talep edemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacının davalı kooperatif üyesi olduğu, kendisine 37 no'lu dairenin tahsis edildiği, daha sonra kooperatife karşı parasal yükümlülüklerini yerine getirmediğinden bahisle hakkında ihraç kararı verildiği, bu kararın ...Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2009/59 esas sayılı davası sonucunda iptal edildiği, davacının halen kooperatife üye olduğu, adına tahsis edilen dairenin tapusunun iptali ile tescil talebi yönünden dava değerini bildirip peşin harcı yatırmamasından ötürü davanın işlemden kaldırıldığı ve yasal süre içinde yenilenmediği; davacının davalı kooperatife dava tarihi itibari ile 16.231,00 TL ana para ve 12.609,40 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 28.840,40 TL aidat borcu bulunduğu, bu taleplerin davalı ... aleyhine ileri sürülemeyeceği gerekçesiyle, davalı .... yönünden açılan davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine, tapu iptali ve tescil talebi yönünden davanın açılmamış sayılmasına, menfi tespit talebi yönünden ise dava tarihi itibariyle davacının davalıya 28.840,40 TL borçlu olduğunun tespitine karar verilmiştir.Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.Dava menfi tespit, tapu iptali ve tescil, tevdii mahalinin belirlenmesi istemlerine ilişkindir.Davacının temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü temyiz nedenleri de dikkate alınarak, davacı tarafın mahkemece 11.07.2014 tarihli tapu iptali ve tescil talebi yönünden harcın Harçlar Kanunu uyarınca ikmali için davacı tarafa süre verildiği, davacı taraf vekilinin ise 13.03.2012 tarihli oturumda harcı yatıramayacaklarını belirtmesi üzerine davalı ... yönünden açılan davanın (492 sayılı Harçlar Kanunu 28-29-30-31. maddeleri gereğince) sadece açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, husumetten reddine karar verilmesi doğru olmadığı gibi, miktarı belirtilen menfi tespit davasının 156.750.10 TL'lık kabul edilen kısmı üzerinden davacı yararına, reddedilen 28.840, 40 TL'lık kısım üzerinden de davalı taraf yararına avukatlık ücret tarifesi uyarınca vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, bu hususta yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması; ayrıca HUMK'nın 416, 417. HMK'nın 326. maddeleri uyarınca davanın kabul ve red oranına göre diğer yargılama masraflarının paylaştırılması cihetine gidilmesi gerekirken, bu hususun da gözden kaçırılması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.