Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7044 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 2005 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Düzce 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 25/04/2013NUMARASI : 2011/83-2013/206Davacı tarafından açılan iflasın ertelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile müdahil T. İş Bankası AŞ. vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-İflasın ertelenmesi isteminde bulunan vekili, müvekkili şirketin endüstriyel ekipman projelendirme ve satımı sektöründe faaliyette bulunduğunu, küresel ekonomik krizin etkisiyle müvekkilinin borca batık hale geldiğini, iyileştirme projesinde öngörülen tedbirlerin uygulanmasıyla müvekkilinin borca batıklıktan kurtulabileceğini belirterek, şirketin iflasının 1 yıl süreyle ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece iddia, müdahil beyanları, kayyım ve bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamına göre; davacı şirketin borca batık durumda bulunduğu ve sunulan iyileştirme projesi çerçevesinde borca batıklıktan kurtulabileceği gerekçesiyle, iflasın bir yıl süreyle ertelenmesine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili ile müdahil T. İş Bankası A.Ş. vekili temyiz etmiştir. 1- Mahkemece iflâsın ertelenmesi talebi hakkında verilen hüküm temyiz eden davacı vekiline 11.12.2013 günü tebliğ edildiği halde, temyiz dilekçesi İİK'nın 164. maddesinde öngörülen 10 günlük yasal süre geçirildikten sonra 26.12.2013 tarihinde verilmiştir. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 1989/3 E., 1990/4 K. sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında Yargıtay tarafından da karar verilebileceği kabul edilmiş olmakla, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi gerekmiştir.2- Müdahil T. İş Bankası A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarına gelince;İflasın ertelenmesini isteyen kooperatif ve sermaye şirketlerinin borca batık durumda bulunması (bir diğer ifade ile varlıklarının rayiç değerlerinin borçlarını karşılayamaması), fevkalade mühletten yararlanmamış olması ve sunacakları iyileştirme projesi kapsamında mali durumlarının ıslahının imkân dâhilinde görülmesi gerekir (İİK.m.179). Gerek borca batıklığın ve gerek iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının tesbiti özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bu değerlendirmelerin yapılması için bilirkişi görüşüne başvurulmalıdır (HMK.m.266). Hâkim de bu raporla o konudaki özel ve teknik bilgi ihtiyacını giderebilmeli ve raporun hukuka uygunluğunu denetlemelidir. Projenin ciddi ve inandırıcılığı öncelikle ve özellikle sermaye ve/veya kârlılığın ne şekilde arttırılacağı ve borca batıklıktan kurtulmanın ne şekilde sağlanacağı somut, belgelere dayalı ve gerçekçi bilgi ve öngörülerden yola çıkılarak tesbit edilmeli, diğer proje unsurları için de bilimsel veriler değerlendirilmelidir. Dosyaya sunulan 22.10.2012 tarihli bilirkişi raporunda 2011 döneminde varlıkların borçları 26.506,66 TL aştığı, böylelikle şirketin bu dönemde borca batık bulunmadığı belirtilmiştir. Süreç içinde sermaye arttırımında bulunulmamış, 26.03.2013 tarihli kayyım raporundan da ortakların şirkete 430.094,54 TL borçlu oldukları ve buna rağmen 2012 yılı Aralık dönemimde şirket özkaynaklarının (+) 4.424,94 TL seviyesinde bulunduğu anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece davacı şirketin borca batıklık durumunun tereddüde yer bırakmayacak biçimde belirlenmesi ve dava tarihi itibariyle beş yılı aşkın süredir uygulanan projenin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı ve süreç içindeki uygulamaların projede gösterilen iyileştirme unsurlarına uygun bulunup bulunmadığı hususunda somut verilere dayalı, teknik, denetime elverişli ve detaylı bir inceleme için, dosyanın oluşturulacak uzman bir heyete tevdii ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması ve varılacak uygun sonuca göre, ivedikle (İİK.m.179/son) bir karar verilmek gerekirken, eksik inceleme ve hatalı değerlendirmelerle yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle, davacı vekilinin süresinde olmayan temyiz isteminin reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle, müdahil T. İş Bankası A.Ş. vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.