Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 6935 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 10789 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Ankara 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 11/09/2014NUMARASI : 2008/225-2014/464Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalılar vekili avukat E... ile davacı vekili avukat H.... gelmiş olup, duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR -Davacı vekili, taraflar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davalı arsa sahiplerinin, davacı yüklenicinin hakettiği tapu devirlerini sözleşmenin 15. maddesinde belirlenen şekilde zamanında yapmadıklarını ileri sürerek, sözleşmenin 23. maddesinde düzenlenen cezai şartın tahsilini talep ve dava etmiştirDavalılar vekili, davacının süresinde inşaatı bitirmediğini,zamanaşımı süresinin dolduğunu, davacı tarafından daha önce açılan tescil davasında cezai şart alacağının saklı tutulmadığını, sözleşmedeki şartların oluşmadığını savunarak,davanın reddini istemiştir.Mahkemece, sözleşmeye göre, davacının hakettiği bağımsız bölümlerin davalılar tarafından devredilmediği,bu nedenle cezai şarttan sorumlu olacakları, davacının bu nedenle uğradığı zarar fazla olacağından cezadan tenkise gerek bulunmadığı, davalılarca ödenen emlak vergisinin mahsup edilmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.1) Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 09.09.1999 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 15. maddesinde gösterilen ferağ aşamalarına göre yükleniciye devri gereken bağımsız bölümlerin süresinde devredilip devredilmediği ve devredilmemişse 23. maddede öngörülen cezai şartın talep edilip edilemeyeceği konusundadır.Mahkemece, arsa sahiplerinin ferağda temerrüde düştükleri gerekçe gösterilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, sözleşmede gösterilen bölümlerin hangisi veya hangilerinin, hangi tarihte ferağının verilmemesi suretiyle arsa sahipleri yönünden temerrüt durumunun oluştuğu ve 23. maddede yer alan cezai şartın tüm bağımsız bölümlerin ferağının yapılmamış olması halinde mi, yoksa tek bir bölümün ferağının gecikmesi halinde dahi mi ödenmesi gerektiği yani bölünüp bölünemeyeceği tartışılmadan HMK'nun 367. maddesine aykırı şekilde sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuçları izah etmeden yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.İzah edilen sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir.2) Bozma nedenine göre davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 1100.00 TL suruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davalılara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.