Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 6698 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 10638 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Ankara 3. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 02/10/2014NUMARASI : 2013/458-2014/528Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmasız, davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Av. İ.. T.. ile davacı vekili Av. R.. M..'nin gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Davacı vekili, müvekkili yüklenici ile davalı arsa sahibi arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince müvekkilinin edimlerini yerine getirdiğini, iskân ruhsatı alarak arsa sahibine bağımsız bölümlerini teslim ettiğini, ancak müvekkiline verilmesi gereken 7, 10 ve 12 numaralı bağımsız bölümlerin tapularının halen devredilmediğini ileri sürerek, davaya konu taşınmazların davalı adına olan tapularının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, sözleşme gereğince müvekkiline ait olması gereken dükkan niteliğindeki 14 numaralı bağımsız bölüm tavan yüksekliğinin 3,5 m olacağının bildirildiğini, fakat inşaat tamamlandıktan sonra bu yüksekliğin 2,5 m olduğunun görüldüğünü, bunun sonucunda müvekkilinin zararının giderilmesi için davalıya isabet eden 12 numaralı bağımsız bölümün maddi karşılığının yetersiz kaldığını, dükkanın değerinin de düştüğünü savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar; Dairemizin 13.05.2013 tarih ve 1354 E., 3148 K. sayılı ilamıyla, mahkemece alınan bilirkişi raporunda davalıya ait dükkanın net yüksekliğinin 2,55 m olmakla İmar Yönetmeliği’ne aykırılık bulunmadığının belirtildiği, bilirkişi kurulunca, anılan yönetmeliğe aykırı değerlendirme yapıldığından bahisle itirazda bulunulduğu, mahkemece bu itiraz karşılanmadan ve hüküm yerinde de cevaplandırılmadan sonuca gidildiği, ek rapor veya gerekirse yeni bir bilirkişiden rapor alınarak sonuca gidilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davacının eksik edimini yargılama sırasında yerine getirdiği, davalının yükleniciye isabet eden bağımsız bölümlerin tapuda devrinden kaçınmasının dayanağı bulunmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, davacı ve davalı vekillerince temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, davacıdan fazla alınan harcın istek halinde iadesine, 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin taraflardan karşılıklı alınarak birbirlerine verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.