MAHKEMESİ : Küçükçekmece 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 25.12.2012NUMARASI : 2014/200-2014/200Taraflar arasında görülen itirazın iptali davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 07.07.2008 gün ve 2007/4446 Esas, 2008/4527 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi S.. B.., Anıl Balcıoğlu ve M.. B.. vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.- KARAR -Davacı vekili, müvekkili ile arsa sahibi davalılar arasında 21.08.1991 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, arsa sahipleri tarafından müvekkili aleyhine açılan dava sonucu tazminata hükmedildiğini, bu dava derdest iken imzalanan protokol uyarınca davalılara devredilen bağımsız bölümün davalılar tarafından üçüncü kişilere satıldığını, davalıların bu karar kesinleşmeden müvekkili aleyhine icra takibine başladıkları ileri sürerek, Küçükçekmece 2. İcra Müdürlüğü'nün 2003/2217 Esas sayılı dosyası nedeni ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline, inkâr tazminatına ve davalıların elinde fazladan tahsil edilen paradan şimdilik 1.000,00 TL’nin satım tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 14.10.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile müddeabihi 35.146,13 TL'ye çıkartmıştır. Davalılar Ö.. Ç.. ve S.. Ç.. vekili ile davalı G.. B.. vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 07.07.2008 tarih ve 2007/4446 E., 2008/4527 K. sayılı ilamıyla “davacı yüklenicinin yapımını üstlendiği inşaatın süresinde bitirilmemesi, dairelerin küçük yapılması nedeniyle davalı arsa sahiplerinin gecikme tazminatı, eksik ve ayıplı iş bedelinin tahsili istemiyle İzmir 4. Asliye Hukuk mahkemesinin 2000/390 Esas sayalı dosyasında açtıkları tazminat davasının yargılaması sırasında taraflar tarihsiz sulh protokolünü imzalamışlardır. Bu protokolün 2. maddesinde dava dosyasında yaptırılacak bilirkişi raporundaki miktarın tazminat olarak kabulü, buna ilaveten tüm yargılama giderlerinin de yüklenici tarafından mal sahiplerine ödenmesi, 6. maddesinde 7. kat 11 no'lu dubleks dairenin teminat olarak arsa sahiplerine verilmesi kararlaştırılmıştır. Protokolün 7. maddesinde de tazminatın, belli olmasını takip eden 30 gün içinde ödenmesi halinde kendilerine teminat olarak verilen dairenin arsa sahiplerince yüklenici veya göstereceği kişilere iade edileceği kabul edilmiştir. Söz konusu bağımsız bölümün protokol uyarınca davalı arsa sahiplerine devredildiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Protokolün tazminat miktarının belirlenmesi ile ilgili 2. maddesi HUMK’nın 287. maddesine göre delil sözleşmesi niteliğinde olduğundan zarar miktarının kesin hükümle saptanmasına gerek bulunmamaktadır. Buna göre protokolün 7. maddesinde tazminatın belli olmasını takip eden 30 gün içinde ödenmesi kararlaştırıldığından, takibe konu ve bilirkişi raporuyla belirlenen alacağın rapor tarihinden sonraki 30. gün itibariyle işlemiş faizi ile birlikte tutarı ve yargılama giderleri hesaplattırılıp yine 7. kat 11 nolu bağımsız bölümün aynı tarih itibariyle değeri alınacak bilirkişi raporuyla saptanarak değerlendirilmek suretiyle davanın sonuçlandırılması” gerekçesiyle bozulmuş, uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın ıslah edilmiş haliyle kabulü ile Küçükçekmece 2. İcra Dairesi'nin 2003/2217 Esas sayılı dosyasında davacı tarafın borçlu olmadığının tespitine, takip konusu asıl alacağın % 40'ı oranında kötüniyet tazminatının davalı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, davalıların uhdesinde kalan 35.146,13 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine dair verilen karar, davalı Ö.. Ç.. (asıl ve S.. Ç.. mirasçısı) vekili ile davalı S.. Ç.. mirasçıları S.. B.. ve A.... ile davalı G.. B.. mirasçıları M.. B.., S.. B.. ve A.... vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 20.01.2014 tarih ve 2013/8212 E., 2014/272 K. sayılı ilamıyla, “davalı S.. Ç..'in, yargılama sırasında 03.01.2008 tarihinde vefat ettiği ve mirasçılarının Ö.. Ç.., S.. B.. ve Anıl Balcıoğlu olduğu, davalı G.. B..'nun, yine yargılama sırasında, 17.06.2007 tarihinde vefat ettiği ve mirasçılarının M.. B.., S.. B.. ve Anıl Balcıoğlu olduğu, fakat bu hususlara ait bilgi ve belgelerin ilk defa Dairemizin 08.07.2013 tarihli geri çevirme kararı üzerine dosyaya girdiği anlaşılmıştır. Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin anılan bozma ilamı ve tebliği gerekli diğer mahkeme ve taraf işlemlerinin davalı G.. B.. mirasçılarına tebliğ edilmemesi ve davalı S.. Ç.. mirasçılarına bozma ilamı tebliğ edilse de, tebliği gerekli diğer mahkeme ve taraf işlemlerinin tebliğ edilememesi HMK'nın 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkına, Anayasa'nın 2. maddesinde düzenlenen hukuk devleti ilkesine ve Anayasa'nın 36. ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddelerinde düzenlenen adil yargılanma hakkına aykırı olmuştur. Bu durumda, mahkemece, davalı G.. B.. mirasçılarına belirtilen bozma ilamı tebliğ edilerek, karar düzeltme başvurusu imkânı tanınarak, bu hakkın kullanılması halinde sonucunun beklenmesi, karar düzeltme isteminin reddi halinde işbu bozma ilamının bu mirasçılar yönünden de kesinleşmesi sonrasında; karar düzeltme itirazının kabulü halinde yeni bozma ilamına uyulması sonrasında davalılar G.. B.. ve S.. Ç.. mirasçılarına, işbu bozma sonrası yapılan yargılamada gerek mahkemece gerekse davacı tarafça yapılan işlemlerin tebliği ile gelişecek şartlara göre uyuşmazlığın çözümüne devam edilmesi için” karar S.. B.., A.... ve M.. B.. yararına bozulmuş, davalı Ö.. Ç.. (asıl ve S.. Ç.. mirasçısı) vekilinin temyiz itirazları incelenmemiştir. Dairemizin anılan bozma kararı sonrasında, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 07.07.2008 tarih ve 2007/4446 E., 2008/4527 K. sayılı ilamını tebellüğ eden S.. B.., A... ve M.. B.. vekili, bu kararın düzeltilmesini istemiştir.1)Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, davalılardan M...., Anıl ve S.. B.. vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer karar düzeltme istemlerinin reddi gerekmiştir. 2) Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 07.07.2008 tarih ve 2007/4446 E., 2008/4527 K. sayılı ilamıyla; taraflar arasında yapıldığı kabul olunan protokol hükümlerinin delil sözleşmesi niteliğinde olduğu, bu protokolün 6. maddesi ile 7. kat 11 nolu bağımsız bölümün davalı arsa sahiplerine devredildiği subuta ermiştir.Protokolün 8. maddesi tazminat miktarının belli olmasını takip eden 30 gün içinde tazminatın ödenmemesi halinde teminat maksadı ile mal sahiplerine verilecek dairenin mülkiyetinin de mal sahiplerine geçeceğini müteahhit kabul eder” hükmünü içermektedir. Dosya kapsamından, tazminat miktarının 21.01.2002 tarihli bilirkişi raporu ile belirlendiği, 30 günlük sürenin 20.02.2002 tarihinde dolduğu, mahkemece, tazminata hükmedildiği, tazminatın ödenmemesi nedeniyle 27.06.2003 tarihinde icra takibine girişildiği, bu kez davacı yüklenicinin menfi tespit isteminde bulunduğu anlaşılmaktadır. Tüm bu hususlar ve kazanılmış haklara ilişkin hükümler nazara alınarak, davacı H.. K..'ın 30 günlük sürede tazminatı ödemediği anlaşıldığından teminat olarak davalı arsa sahiplerine verilen 11 nolu bağımsız bölüm mülkiyetinin protokol hükmü gereği davalılara geçeceği hükmü nazara alınarak menfi tespit davasının kabulüne, tazminata ilişkin davanın ise reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek yerel mahkeme kararının bozulması gerekirken, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 07.07.2008 tarih ve 2007/4446 E., 2008/4527 K. sayılı ilamındaki nedenlerle, yüklenici yararına bozulması doğru olmamış, bozma kararı kaldırılarak, yukarıda belirlenen gerekçelerle yerel mahkeme karının bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılardan Mustafa Coşkun, Anıl ve S.. B.. vekilinin diğer karar düzeltme istemlerinin reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, karar düzeltme istemlerinin kabulü ile Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 07.07.2008 tarih ve 2007/4446 E., 2008/4527 K. sayılı ilamı kaldırılarak, yukarıdaki gerekçelerle davalılardan Mustafa Coşkun, Anıl ve S.. B.. yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 16.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.