MAHKEMESİ : Antalya 2. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 09/10/2013NUMARASI : 2013/106-2013/404Taraflar arasında görülen maddi ve manevi tazminat davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 18.09.2014 gün ve 33 Esas, 5717 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi asıl davada davacı-karşı davada davalı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.Asıl davada davacı vekili, müvekkili arsa sahibi ile davalı yüklenici şirket arasında 01.11.2005 gün 30866 yevmiye numaralı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, ancak davalı yüklenicinin inşaatı belirtilen tarihte teslim etmediği gibi eksik ve kusurlu işler yaptığını, iskân ruhsatının ancak 08.08.2007 tarihinde alındığını, eksikliklerin mahkeme kanalı ile tespit edildiğini, müvekkilinin bu nedenle cezai şart, kira tazminatı ve eksik imalat nedeni ile alacağı doğduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 59.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren faizi ile davalılardan müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiş, 17.09.2009 tarihli dilekçesi ile de davalının kendisine isabet eden daireleri daha büyük yaparak gelir elde ettiğini belirterek, haksız kazanç nedeni ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 10.000,00 TL'nin davalı taraftan tahsilini talep etmiştir.Asıl davada davalılar vekili, davacının kusuru nedeni ile inşaat ruhsatının geç alındığını, davacının projeden farklı isteklerde bulunduğunu, bu nedenle gecikmeler meydana geldiğini, binanın 27.06.2007 tarihinde bitirildiğini ve davacının fiilen inşaatı teslim aldığını, cezai şart hususunun aktin feshi koşuluna bağlı olduğunu, bu nedenle talep edilemeyeceğini, davacının kat irtifakı tesisi ve bağımsız bölüm paylaşımına itirazı olmadığını, kira tazminatına ilişkin sözleşme maddesinin fahiş olup tenkisinin gerektiğini savunarak davanın reddini istemiş; karşı dava olarak da 1 nolu bağımsız bölümün tapusunun davacı arsa sahibi tarafından yüklenici firmaya verilmediğini, müvekkili şirketin sattığı bu taşınmazın tapusunu devredemediğini, bu nedenle 1.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi zarara uğradığını, müvekkili şirketin tapu devri yapamadığı için banka kredisi kullanmak durumunda kaldığını ve faiz ödediğini, bu nedenle 5.000,00 TL zarara uğradığını, fazladan yapılan imalat bedelinin 10.000,00 TL olduğunu, tapu kaydı üzerindeki şerhin kaldırılması için de 3.500,00 TL harcama yapıldığını ileri sürerek, toplam 29.500,00 TL'nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Karşı davada davalı vekili davanın reddini istemiştir. Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulü ile, 10.142,00 TL eksik iş bedeli, 19.853,85 TL kira tazminatı ve 4.000,00 TL davalı yükleniciye ait dairelerin büyük yapılmasından dolayı rant farkı alacağı olmak üzere toplam 33.995,85 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine; karşı davanın kısmen kabulü ile 7.130,00 TL fazla imalat bedelinin karşı dava tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline dair karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 29.12.2011 gün ve 2010/4422 E., 2011/8067 K. sayılı bozma ilamı ile, taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddiyle, kural olarak Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi hükümlerine göre yapılan inşaatın ortak alanlarında yapılan fazla imalatların binanın değerini arttırıcı nitelikte olduğu, yüklenicinin de yararına olduğundan bedelinin talep edilemeyeceği, sadece arsa sahiplerine ait dairelerde yapılan sözleşme dışı iş bedeline hükmedilmesi gerekirken tüm imalatın dikkate alınmasının doğru olmadığı, asıl davada davacı tarafından davadan önce yaptırılan tespitte binada hidrofor bulunmadığı belirtilmiş, bununla ilgili olarak 300,00 TL bedel belirlenmiş ise de mahkemece alınan asıl ve ek raporlarda bu konuda hiçbir değerlendirme yapmamış olmasının da hüküm altına alınan eksik işler bedeli yönünden hatalı olduğu, tespit bilirkişi raporunda yükleniciye ait ters dubleks olarak yapılan 1 ve 2 nolu dairelerin projeye aykırı olarak 2 adet odunluğun iptali ve salonların bahçe kısmına doğru genişletilerek büyütülmüş olduğunun belirlendiği ve projeye uygun hale getirilmesi bedelinin hesaplandığı, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise, binaya ruhsat ve iskân alındığı belirtildiğinden yüklenici dairelerinin alan büyümesinin karşılığında değer farkına hükmedilmiş ise de, bilirkişilerce projeye aykırı olan imalata rağmen binaya nasıl iskân ruhsatı verildiğinin açıklanmadığı gibi mahkemece de belediyeden bu durumun araştırılmadığı, projeye aykırı imalatın iskân ruhsatının alınmadan sonra gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği araştırılmadan değer farkına hükmedilmesinin doğru olmadığı belirtilerek asıl davada davacı-karşı davada davalı yararına; mahkemece 19.853,85 TL kira tazminatına hükmedilmiş ise de iskânın 09.08.2007 tarihinde alınmasına rağmen, bu tarih yerine yüklenicinin ihtar tarihi olan 22.08.2007 tarihine kadar kira kaybına hükmedilmesinin de doğru olmadığı belirtilerek asıl davada davalı yüklenici yararına bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, dosya kapsamına ve benimsenen ek bilirkişi raporuna göre, asıl davada, inşaatın teslimi gereken 01.11.2006 tarihinden iskân ruhsatının alındığı 09.08.2007 tarihine kadar 9 ay 9 günlük bir gecikme olduğu, davacı arsa sahibinin yüklenici tarafından fazla yapılan imalatlar için gereken 1 ay 15 günlük sürenin mahsubu ile 7 ay 24 gün için aylık 1.000,00 USD'den 15.000,00 USD gecikme tazminatına hak kazandığı, bunun TL karşılığının 18.808,92 TL olduğu, sözleşmenin 12. maddesindeki cezai şart feshe bağlı olduğundan, sözleşmeyi feshetmeyen arsa sahibinin cezai şart talebinin yerinde olmadığı, eksik ve ayıplı imalat bedelinin bozma ilamında sözü geçen hidrofor bedelinin de ilavesiyle 10.442,00 TL olduğu, davalı yüklenicinin 1 ve 2 no'lu bağımsız bölümleri genel iskân alındıktan sonra büyüttüğü, bu alanların projeye uygun hale getirilmesi bedeli 6.500,00 TL ile, alan büyümesi nedeniyle yüklenici lehine oluşan rant farkı bedeli 4.000,00 TL'ye de hükmedilmesi gerektiği; karşı davada davalı arsa sahibinin bir bağımsız bölüm tapusunu halen yükleniciye vermediği, bu bağımsız bölümle ilgili olarak satın alan kişinin Tüketici Mahkemesi'nde açtığı davanın devam ettiği, karşı davacı yüklenici firmanın bu taşınmazın tapusunu veremediği, satış vaadi sözleşmesi yapması nedeni ile masraf yapıp bankadan kredi çekip faiz ödediğini ileri sürerek, maddi ve manevi tazminat talep etmiş ise de, davacı arsa sahibinin de eksik ve ayıplı işler, kira ve rant farkından kaynaklanan alacağı nedeniyle bir taşınmazı elinde tutmaya hakkı olduğu, bu nedenle davalı yüklenicinin bu hususlara ilişkin taleplerinin yerinde olmadığı, tapudaki takyidatların kaldırılmasına ilişkin masrafların davacı tarafından yapıldığı hususunun davacının yemini kapsamında ispat edildiği, davalı yüklenicinin sadece davacıya ait taşınmazlara yaptığı ekstra imalat bedelini talep edebileceği, bunun da 3.900,00 TL olduğu gerekçesi ile asıl davanın 39.750,00 TL üzerinden, karşı davanın ise 3.900,00 TL üzerinden kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 18.09.2014 tarih ve 33 E., 5717 K. sayılı ilamıyla onanmıştır.Asıl davada davacı-karşı davada davalı vekili, karar düzeltme isteminde bulunmuştur.Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere ve özellikle temyiz edenin sıfatına göre HUMK'nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl davada davacı-karşı davada davalı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 62,80 TL harç ve takdiren 248,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine'ye gelir kaydedilmesine, 13.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.