MAHKEMESİ : Şarköy Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 15/02/2012NUMARASI : 2008/238-2012/41Taraflar arasında görülen tazminat davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 23.05.2014 gün ve 3818 Esas, 4015 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.Davacı vekili, müvekkili ile davalı arsa sahipleri arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, davalıların haksız ve kötüniyetli olarak müvekkilinin inşaatı tamamlamasını engelledikleri gibi sözleşmeyi de haksız olarak feshettiklerini ileri sürerek, haksız fiil ve sebepsiz zenginleşme nedeniyle 70.000,00 TL'nin inşaatın engellenme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davacının sözleşme tarihinden itibaren sekiz yıl geçmesine rağmen inşaatı tamamlamadığını ve inşaatı yarım bırakarak terk ettiğini, bu sebeple müvekkillerinin sözleşmeyi haklı olarak feshettiklerini, davacının sıkıntıya girmemesi için müvekkillerinin inşaatın % 50'si tamamlanmadan üç dairenin tapusunu davacıya verdiklerini, davacının bu daireleri satarak bedellerini aldığını, gerçekte zarara uğrayanın müvekkilleri olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 7.200,00 TL'nin davalılardan tahsiline dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 13.03.2003 tarih ve 2002/5078 E., 2003/1266 K. sayılı ilamı ile; taraflar arasındaki sözleşmenin 12.05.1998 tarihinde feshedildiği ve bu yıl içinde fesihte tarafların iradelerinin birleştiği, bu nedenle inşaatın fesih tarihindeki mahalli rayiçlere göre değerinin saptanması ve aynı tarih itibariyle yükleniciye tapuda devredilen üç adet dairenin bedeli belirlenerek yüklenici alacağından tenzil olunması ve sadece hüküm altına alınan alacak miktarı baz alınarak karar harcının hesaplanmasının gerektiği belirtilerek bozulması üzerine, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, alınan 16.01.2006 tarihli bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile, 50,363.83 TL'nin davalılardan tahsiline dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 08.11.2007 tarih ve 3262 E., 7043 K. sayılı ilamı ile; davacının temyiz isteminin süre yönünden reddiyle, bozma ilamına uyulduğu halde gereğinin tam olarak getirilmediği, yüklenicinin yaptığı imalatın bedeli fesih tarihi itibariyle rayiç değeri üzerinden belirlendiği halde devredilen dairelerin değerinin fesih tarihi itibariyle maliyet bedeli üzerinden hesaplandığı, buna göre yükleniciye devredilen üç adet dairenin tamamlanmış hali gözetilerek ve arsa payı dahil edilerek fesih tarihi itibariyle serbest piyasa rayicine göre hesaplanacak bedelinin tespiti ile yüklenici alacağı olan 64.099,42 TL'den mahsubu gerektiği gerekçesiyle bozulması üzerine, mahkemece uyulan bozma ilamı doğrultusunda alınan 18.01.2012 tarihli rapor ve tüm dosya kapsamına göre; üç adet villanın arsa payı ve tamamlanmış haliyle değerinin toplam 30.153,36 TL olduğu, bu bedelin yüklenici alacağı olan 64.099,42 TL'den mahsubu gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, 33.946,06 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline dair verilen karar, taraf vekillerinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 23.05.2014 tarih ve 3818 E., 4015 K. sayılı ilamıyla onanmıştır.Davacı vekili, karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK'nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 5,20 TL harç ve takdiren 248,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine'ye gelir kaydedilmesine, 06.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.