Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 6216 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 1464 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Kırklareli 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 19/11/2013NUMARASI : 2008/672-2013/433Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Davacılar vekili, arsa sahibi müvekkilleri ile davalı yüklenici arasında imzalanan 11.02.2005 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile müvekkillerine 11 daire, iki dükkan ve dükkanların altındaki bodrumun verilmesinin kararlaştırıldığını, davalının sözleşme hükümlerine aykırı şekilde proje dışı işler yaptığını, inşaatta kalitesiz malzeme kullanıldığını, eksik imalatlar bulunduğunu, bu nedenle müvekkillerinin zarara uğradığını ileri sürerek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla her bir daire için 10.000,00 TL ile dükkanlar ve bodrum için 10.000,00 TL olmak üzere toplam 120.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, öncelikle sözleşmenin bitiş tarihinin belirlenmesi gerektiğini, müvekkilinin sözleşme hükümlerine uygun inşaat yaptığını, dairelerin davacılar tarafından kullanılması nedeniyle müvekkilinin inşaatta çalışamaz durumda olduğunu, davacıların bazı daireleri sattıklarını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacılara teslim edilmesi gereken daire ve dükkanların teknik şartnameye uygun olmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 99.781,50 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2-Dava, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre inşaatın sözleşmeye uygun kalitede yapılmamasından doğan değer düşüklüğünün tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece alınan ilk 18.04.2012 tarihli bilirkişi kurulu raporunda birinci sınıf yapılara ve piyasa değerlerine göre keşif tarihi itibariyle eksiklikler belirlenmiş ve bunların değere etkisinin %15 oranında olacağı görüşü bildirilmiştir. 11.12.2012 tarihli ek raporda ise, 18.04.2012 tarihli rapora atıfla değer düşüklüğü belirlenmiştir. Hükme esas alınan 12.04.2013 tarihli raporda ise, bina inşaat değeri Bayındırlık birim fiyatlarına göre ve dava tarihi (teslim tarihi ile aynı olacağı varsayılarak) itibariyle daire ve dükkan değerleri belirlenmek suretiyle ilk esas ve ek rapordaki %15 değer düşüklüğü oranı dikkate alınarak rapor düzenlenmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu ve daha önce alınan esas ve ek raporlar hüküm kurmaya elverişli değildir. Davalı ekonomik binalar yaptığı yolunda itirazda bulunmuş ve teknik şartnameye göre kullanılan malzemelerin ise TSE markalı ve birinci sınıf olduğunu savunmuştur. Bu durumda, mahkemece, uzman inşaat mühendisi ve mimar bilirkişinin de bulunduğu üç kişilik bilirkişi kurulu aracılığıyla mahallinde keşif ve inceleme yapılıp, davacı arsa sahiplerine ait bağımsız bölümlerin eksik ve ayıplı imalat içermeyen halinin dava tarihi itibariyle serbest piyasa rayiçlerine göre değerleri ile eksik işlerin ve sözleşmeye uygun olmayan nefaset gerektiren ayıplı işlerin neler olduğunun ve bu işlerin daireler, dükkan ve bodrumda oluşturduğu değer düşüklüğünün davalının itirazları da değerlendirilerek, denetime uygun bir şekilde dava tarihi itibariyle belirlenmesinden sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, denetime elverişli olmayan bilirkişi raporuna itibar edilerek eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.