Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 602 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 7124 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde birleşen davada davacı vekili ile asıl ve birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Asıl davada davacılar, birleşen davada davacı vekili, davalı kooperatifin 634 sayılı yasa gereğince yetki verilmemesine rağmen yönetici gibi davrandığını, 31.03.2012 tarihli genel kurulda alınan kararların kişi haklarına, imar kanununa ve anasözleşmeye aykırı olduğunu ileri sürüp asıl davada tüm kararların iptalini, birleşen davada 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9. maddelerin yok hükmünde olduğunun tespitini, diğer maddelerin iptalini istemişlerdir.Davalı vekili, davaların reddini istemiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; asıl ve birleşen davanın kısmen kabulü ile davalı kooperatifin 31.12.2012 tarihli genel kurul toplantısında gündemin 8. maddesiyle alınan aidata ilişkin kararın aidat ile birlikte KDV vergisi alınması yönündeki karardan KDV alınmasına yönelik kısmının, gündemin 9. maddesiyle alınan nakliyatçıların siteye alınmaması ile ilgili kararın, gündemin 11. maddesiyle alınan yetki devrine ilişkin kararın iptaline, aynı genel kurul toplantısında 14. gündem maddesi ile alınan kooperatife ait olmayan arsa ile ilgili kararın yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmiştir.Kararı, asıl ve birleşen davada davalı vekili ile birleşen davada davacı ... vekili temyiz etmiştir.1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davada davalı vekili ile birleşen davada davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2) Dava, genel kurul kararlarının iptali veya yoklukla malul olduklarının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, genel kurulda alınan kararların 10. maddesine ilişkin talep reddedilmiş ise de; 10. madde ile alınan, site içerisindeki yeşil alanların kullanımı ile ilgili kararın, imar mevzuatına uygunluğu hususu irdelenmemiştir. Mahkemece, bu konu açıklığa kavuşturularak, şayet imar mevzuatına aykırılık varsa kararın yoklukla malul olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile talebin reddine karar verilmesi yerinde olmamıştır.Bunun yanında, davanın kısmen kabul edilmesine rağmen asıl ve birleşen davada kendisini vekil ile temsil eden davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi ve kararın gerekçesinde ve hüküm kısmında genel kurul tarihinin 31.03.2012 yerine 31.12.2012 olarak yazılması da doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davalı ve birleşen davanın davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın asıl ve birleşen davada davalı ve birleşen davada davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.