Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5991 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 10591 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Ankara (Kapatılan) 13. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 16/05/2014NUMARASI : 2011/312-2014/195Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, davacı ile davalı arasında mevzuat gereğince “tamamlanmış araç uygunluk belgesinin” alınması hususunda davalının 27.12.2006 tarihli teklifi ve davacının kabulü ile fiili sözleşme ilişkisinin oluştuğunu, bu sözleşme kapsamında davalı şirketin bahsedilen tip onay belgesini dava dışı Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’ndan almak üzere gerekli inceleme ve testleri yaptırarak hazırlanacak dosyayı davalı idareye sunma hizmetini yerine getirdiğini, ancak Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nca yaklaşık dört yıl sonra bazı evraklara ait imzaların gerçek olmadığının belirtilerek verilen onayın geri çekildiğini ve davacının zararının oluştuğunu ileri sürerek, 10.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; davalının hizmetin gereği gibi tamamlanmasında ihmalinin olduğu; fakat tip onay belgelerinin geri çekilmesinden dolayı sözleşmeye konu araçların ayrıca geri çekilmediği, davacının da Bakanlık yazısında belirtilen eksikleri nedeniyle müterafik kusurlu olduğu üst yapılı kamyonların trafik tescili iptal edilmediği için maddi zararın oluşmadığı; mevcut tip onay belgelerini tekrar kullanma olasılığı olmamakla birlikte bunun sebebinin de davalı tarafın yapmış olduğu yanlışlık olmadığı, zira iptal tarihinden itibaren yaklaşık dört yıllık süre içinde anılan belgeler revize edilmeyip kapsam genişletmesi yapılmadığı, davalı eyleminin ağırlık ve şiddeti ile davacının müterafik kusuru dikkate alındığında davacının manevi tazminat isteminin de yerinde bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Davacı, davadışı TCDD ile yapmış olduğu sözleşme sonucu bir kısım araçların ''tamamlanmış araç uygunluk belgesi"nin alınması için davalı şirket ile anlaştığını ve davalı şirketin makine mühendisine vekalet verdiğini, belgelerin ve onayların alınmasına rağmen bilahare Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nca yapılan denetimde belgelerdeki makine mühendisi S. A.ya ait imzaların kendisine ait olmaması sebebiyle idarece uygunluk belgesi onaylarının geri çekildiğini, bu itibarla yeniden onay belgesi alınması amacıyla bir başka firma ile anlaşılarak ayrıca ödeme yapıldığını, bu suretle zarara uğradığını belirterek, maddi ve manevi zararının tahsilini talep etmiştir. Dava dosyasındaki delillere göre, davacının araç uygunluk belgesi alınması hizmeti karşılığı davalıya 35.400,00 TL ödeme yaptığı, ancak Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nca yapılan denetim sonucu onayların geri çekildiği, davacının yeniden onay belgesi alınması ve eksikliğin tamamlanması için başka bir firmanın makine mühendisine vekalet verdiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacının araç uygunluk belgesi onayı almak için davalı şirkete hizmet bedeli ödemesine karşın idarece onayın geri çekilmesi sonucu aynı araçlar ile ilgili olarak onayların tamamlanması ve mevcut eksikliğin giderilmesi için bir başka firmaya ödeme yapıp yapmadığı üzerinde durularak, kanıtlanması hâlinde bedelinin denetlenerek hüküm altına alınması gerekirken, onay belgesi geri alınan araçların trafikten geri çekilmesinin söz konusu olmadığından bahisle zararın oluşmadığı belirtilerek, davacının maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.Bunun yanında, davacının manevi tazminat istemine gelince; TBK'nın 58. (BK m. 49) maddesi uyarınca kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir. Tüzel kişiliklerin de manevi tazminat talebinde bulunmalarına herhangi bir engel bulunmamaktadır. Somut olayda, araç uygunluk onay belgelerindeki davacı şirketi temsilen imza atan ve davalı şirket tarafından temin edilen makine mühendisinin imzalarının kendisine ait olmadığının saptanmasına ve onay belgelerinin idarece geri çekilmiş olmasına göre, davacı tüzel kişiliğin TBK'nın 58. (BK m. 49) maddesi uyarınca manevi zarara uğrayıp uğramadığının değerlendirilmesi gerekirken soyut ifadeler ile Mülga BK'nın 49. maddesindeki koşulların oluşmadığından bahisle hatalı değerlendirmeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün bozulmasını gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 18.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.