Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 599 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 8221 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ... ile davalılar vekili Av. ...'un gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- KARAR -Davacı vekili, müvekkili ile davalı yüklenici arasında 02.04.2006 tarihinde yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca 36 adet bağımsız bölümün 01.04.2010 tarihinde müvekkiline tesliminin kararlaştırıldığını, diğer davalının 19.07.2010 tarihli sözleşmeyle gecikme tazminatı ödemeyi üstlendiğini, 36 daire için 01.04.2010 ile 31.12.2010 tarihleri arasındaki gecikme tazminatının tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazının haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili, davacının edimini yerine getirmemesi nedeniyle inşaat süresinin uzadığını, dava tarihi itibariyle sözleşmeyle belirlenen teslim tarihinin dolmadığını savunmuştur.Mahkemece iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve dosya kapsamına göre; Dava tarihinden sonra yanlar arasında düzenlenen 18.11.2011 günlü düzenleme şeklinde ek sözleşmede, inşaat için yeni teslim tarihlerinin ön görüldüğü ve bu dava ile ilgili hakların saklı tutulmaksızın taahhütlerin yenilendiğinin açıkça ifade edildiği, bu nedenle yenilenen sözleşme uyarınca bir gecikme tazminatının söz konusu olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.1) Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir1) Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı cezai şart talebine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davaya dayanak sözleşmenin tarafları arasında, dava açıldıktan sonra ek sözleşme yapılarak, dairelerin teslim sürelerinin yeniden düzenlendiği ve işbu davaya konu hakların saklı tutulmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilerek yargılama giderlerinden davacı taraf sorumlu tutulmuş ise de; dava, açıldıktan sonra konusuz kalmıştır. Bu durumda mahkemece, HMK'nın 331/1. maddesi gereğince dava açıldığı anda tarafların haklılık durumuna göre vekalet ücreti dahil yargılama giderleri konusunda bir karar verilmesi gerekirken, davanın reddedildiğinden bahisle yargılama giderlerinden davacının sorumlu tutulması yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.