Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5921 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 10113 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Muğla 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 16/07/2014NUMARASI : 2012/853-2014/449Taraflar arasındaki tazminat ve alacak davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı temsilcisi tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı K.. Y.. gelmiş, diğer taraftan gelen olmadığından, onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR -Davacı asıl, maliki olduğu taşınmaz üzerinde davalı yüklenici ile 15.09.2009 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşme gereği kendi üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini ancak, yüklenicinin üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini, sözleşmenin ifa edilememesi nedeniyle ailevi düzenlerinin de yara aldığını ileri sürerek, inşaatın eksik ve ayıplı yönlerinin tespit edilmesini, sözleşme gereği tapu devri yapılmayan 4 nolu bağımsız bölümün tapu kadındaki ipoteğinin kaldırılarak tapusunun devrinin sağlanmasını, teslim edilmeyen daireler için gecikme tazminatının tahsilini, 50.000,00 TL'den az olmamak üzere manevi tazminatın tahsilini, sözleşme gereği % 32 paylaşım oranından kaynaklanan ve ödenmeyen yaklaşık 50 m²’lik hakkının "yüklenici satış fiyatı" üzerinden hesaplanarak tahsilini, sözleşme teknik şartnamesinin 13. maddesi gereğince yapılması gereken site içi yolların maliyetinin hesabı ile yükleniciden tahsilini ve yol yapılmak üzere tarafına ödenmesini talep ve dava etmiştir.Davalı şirket temsilcisi, davacının taleplerinin net olmadığını, davacının mahkeme aracılığıyla yaptırdığı tespit sonrasında kendisine ödeme yaptığını, uzlaştıklarını, davacıya taahhüt edilen yerlerin tam ve eksiksiz olarak teslim edildiğini, eksik ve ayıplı iş bulunmadığını aksine fazladan imalat yapıldığını, davacının zararının bulunmadığını, site içi yolların yapıldığını, ancak davacının talebinin özel idarenin sorumluluğunda olan genel yol yapımına ilişkin bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; taraflar arasında 15.09.2009 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve 29.03.2012 tarihli düzeltme beyannameleri düzenlendiği, sözleşme ve protokol uyarınca davacıya devri kararlaştırılan bağımsız bölümlerde 32.205,00 TL eksik ve ayıplı işler bulunduğu, davacı arsa malikine düşen % 32 paylaşım oranı nedeniyle 23.177,00 TL alacak istemekte haklı olduğu, davacıya devri gereken 4 nolu bağımsız bölümün tapusunun süresinde devredilmediğinin sabit olduğu, taraflar arasındaki düzeltme beyannamesi ile gecikme zararının karşılandığının anlaşıldığı, davacının kişilik haklarının saldırıya uğradığının veya beden ve ruh sağlığının bozulduğunun ispat edilemediği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 4 nolu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, 32.205,00 TL eksik ve ayıplı iş bedelinin ve % 32 pay oranından doğan 23.177,00 TL alacağın davalıdan tahsiline, diğer taleplerin reddine karar verilmiştir. Karar, davalı temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı temsilcisinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı temsilcisinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.