MAHKEMESİ : Trabzon Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 24/12/2013NUMARASI : 2010/185-2013/343Taraflar arasındaki tespit davası davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde tebligata rağmen gelen olmadığından incelemenin evrak üzerinde yapılmasının karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya evrak üzerinden incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR -Davacı vekili, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince, davacı arsa sahibine verilmesi gereken dairelerden bir kısmının teslim edilmediğini, harici olarak imzalanan ve davacıya verilecek dairelerin bir kısmının değiştirildiği ek sözleşmelerin geçersiz olduğunu ileri sürerek, asıl sözleşme gereğince davacıya teslimi gereken beş adet dairenin davacıya ait olduğunun tespiti ile teslimi için davalının icbar edilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, ek sözleşme ile dava konusu edilen dairelerin yerine başka dairelerin verilmesinin kararlaştırıldığını ve bunların da davacıya teslim edildiğini ve iki adet dairede davacının yeğenlerinin oturduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, noterde yapılan sözleşmenin tadilinin de resmi şekilde yapılması gerektiği, ek sözleşmelerde davacıya verilen dairelerden 3 adedinin teslim edildiğinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1) Taraflar arasında 21.11.1996 günlü, davalı yüklenici ile dava dışı arsa paydaşları arasında da yine aynı tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri imzalanmış, davacı ile davalı arasında bilahare 07.01.2005 günlü haricen düzenlenen ek sözleşme yapılmıştır. Taraflar arasındaki 07.01.2005 günlü ek sözleşmede, davacıya verilecek olan bağımsız bölümler arasında C blok A cephesinden 3 ve 9 numaralı bağımsız bölümlerin de verileceği kararlaştırılmış; aynı bağımsız bölümlerin dava dışı arsa sahipleri ile yapılan sözleşme ile de arsa sahiplerine verileceği düzenlenmiştir. Bununla birlikte, Trabzon 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/24 esas sayılı dava dosyasında, C.. S.. , davacı ve dava dışı arsa hissedarlarına karşı, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu 132 ada 1 parsel numaralı taşınmazda kendisinin de hissedar olduğundan bahisle, tapu iptal ve tescil talep etmiş, mahkemece talebi kabul edilmiş ve karar kesinleşmiştir. Bu durumda, gerek davalı yüklenici ile sözleşme imzalayan dava dışı arsa sahipleri gerekse C..S.. ile davacı arasında, menfaat çatışması oluştuğu ve eldeki davada verilecek kararın anılan bu kişileri de etkileyeceği anlaşılmıştır. O halde, mahkemece, öncelikle, davacı tarafa, sözleşme imzalayan dava dışı arsa sahipleri ile C..S.. hakkında dava açması için süre verilip, açılan davanın eldeki dava ile birleştirilmesi ve böylece taraf teşkili sağlandıktan sonra yargılamaya devam edilmesi gerekmektedir.Bununla birlikte, davacı, davalı ile yaptığı 07.01.2005 günlü ek sözleşmenin geçersiz olduğunu ileri sürmüş, mahkemece, ek sözleşmenin resmi şekle uygun yapılmadığı ve bu sözleşme ile davacıya verilmesi gereken beş adet dairenin tamamının teslim edildiğinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle, asıl sözleşmede belirlenen bağımsız bölümler için dava kabul edilmiştir. 07.01.2005 günlü ek sözleşme,adi yazılı şekilde düzenlendiğinden, kural olarak, TMK'nın 706., TBK'nın 237., Tapu Kanunu'nun 26., ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri uyarınca geçersiz ise de, mahkemece, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 30.09.1988 tarih, 1987/2 esas, 1988/2 karar sayılı ilamı gereğince, geçersizliğin ileri sürülmesinin iyiniyetli olup olmadığı konusunda inceleme yapılmamıştır.Bunun yanında, davacı ile dava dışı C.. S.. arasında yapılan 01.10.1996 ve 01.12.1996 günlü sözleşmelerde, davacı, 21.11.1996 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince kendisine verilmesi kararlaştırılan A blok A cephesi 16,19; B cephesi 17,20; C cephesi 6 numaralı bağımsız bölümleri C.. S.. devir ve teslim edeceğini belirtmiştir. O halde, mahkemece, BK'nın 162. (TBK'nın m. 183) maddesinde düzenlenen alacağın temliki hükümleri de nazara alınmalıdır.Yukarıda saptanan hususlar karşısında, mahkemece yapılması gereken iş, dava dışı arsa hissedarlarının ve C.. S.. davaya katılmalarının sağlanmasından sonra, taraflar arasındaki ek sözleşmenin yukarıda belirtilen içtihadı birleştirme kararı uyarınca geçersiz olup olmadığının değerlendirilmesinden ve alacağın temliki hükümleri de dikkate alınarak, toplanacak deliller çerçevesinde dava konusu uyuşmazlık hakkında bir karar vermekten ibarettir.Açıklanan sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir.2) Bozma nedenine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının BOZULMASINA, (2.) bent uyarınca diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.