Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5794 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6374 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İznik İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 18/03/2014NUMARASI : 2013/77-2014/19Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Şikayetçi vekili, İznik İcra Müdürlüğü'nün 2007/1083 Esas sayılı dosyasından 25.09.2013 tarihinde düzenlenen sıra cetvelinde şikayet olunanın açtığı tasarrufun iptali davasında verilen ve tapuya 19.02.2008 tarihinde işlenen ihtiyati tedbir kararının İcra Müdürlüğü'nce ihtiyati haciz olarak kabul edilip birinci sıraya alındığını, tasarrufun iptali davasında verilen kararın ihtiyati haciz olmayıp, taşınmazın üçüncü kişilere satışını engelleyen ihtiyati tedbir olduğunu, karar verilmekle ihtiyati tedbirin de kalktığını, sıra cetvelinde 1. sırada müvekkilinin alacaklı olduğu Bursa 11. İcra Müdürlüğü'nün 2009/18899 Esas sayılı dosyası olması gerektiğini, bir an ihtiyati tedbirin ihtiyati haciz olduğu kabul edilse bile, müvekkilinin haczi kesin haciz olduğu için satıştan gelen paranın garamaten paylaştırılması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir.Şikayet olunan vekili, şikayet dışı borçlu K. S.'ten alacaklı olan müvekkilince, borçlunun borcundan kurtulmak için mallarını karısına muvazaalı olarak devrettiğinden bahisle açılan davada muvazaalı işlemin iptal edildiğini, taşınmazların daha Kamil Sevinç'in eşinin üzerine geçmeden müvekkilinin alacağı olduğunun açıkça belli olduğunu, şikayetçi bankanın ise Kamil Sevinç'in eşi olan H. S.'ten alacaklı olduğunu, derece kararına itiraz etmesinin usul ve kanunlara aykırı olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; Yargıtay tarafından karar, taşınmazların haciz ve satışını isteyebilme şeklinde düzeltildiği için, İİK'nın 277. ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilmesi gereken davada, İİK'nın 281. maddesine göre taşınmazın tapu kaydına ihtiyati haciz konabileceği, bu ihtiyati haczin mahkemenin karar tarihinde kesin hacze dönüşeceği ve sıra cetvelinde dikkate alınacağı, ancak ihtiyati haczin bu şekilde kesin hacze dönüşebilmesi ve sıra cetvelinde dikkate alınabilmesi için taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin ihtiyati tedbir değil İİK'nın 281. maddesine göre konulan ihtiyati haciz olması gerektiği, İcra Müdürlüğü'nün sıra cetvelini düzenlerken satışı yapılan 1289 no'lu parselin tapu kaydına İznik Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/37 Esas sayılı dosyasından konulan ihtiyati tedbiri ihtiyati haciz olarak kabul ettiği ve bu şekilde davalı H.. A..'ın alacağını 1. sıraya aldığı, mahkemece taşınmazın tapu kaydına üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi amacıyla şerh edilen ihtiyati tedbirin konulduğu tarih itibariyle yürürlükte olan 1086 sayılı HUMK'nın 101. maddesindeki ihtiyati tedbir olduğu, İİK'nın 281. maddesine göre konulan ihtiyati haciz olmadığı, bu sebeple İcra Müdürlüğü'nün sıra cetvelini düzenlerken taşınmazın tapu kaydına 19.02.2008 tarihinde konulan ihtiyati tedbiri ihtiyati haciz olarak kabul ederek, şikayet olunan H.. A..'ın alacağını bu ihtiyati tedbire göre birinci sıraya almasının hatalı olduğu, icra dosyasında, alacaklı şikayet olunan H.. A.. vekilinin tasarrufun iptali davası sonuçlandıktan sonra davaya konu taşınmazlara karar gereğince 18.06.2012 tarihinde şerh ettirdiği haczin dikkate alınması gerekirken mahkemece 19.02.2008 tarihinde konulan ihtiyati tedbirin dikkate alınmasının hatalı olduğu gerekçesiyle, şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir.Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir.03.10.2013 olan şikayet tarihinin, gerekçeli karar başlığında 24.10.2013 olarak yazılmış olması, HMK'nın 304. maddesi uyarınca, tarafların başvurusu üzerine veya re'sen düzeltilmesi mümkün, maddi hata olarak kabul edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayet olunan vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayet olunan vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan İcra Mahkemesi kararının İİK’nın 366. maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.