Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5772 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 10544 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Uşak 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 29/05/2014NUMARASI : 2011/129-2014/187Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, davacıya ait arsanın piyasadaki rayiç bedelinin 250.000,00 TL olduğunu ancak davalının müvekkilinin öz kardeş çocuğu olması nedeni ile müvekkilinin hulus ve saffettinden yararlanarak müvekkili aleyhine gabin oluşturacak şekilde noterde düzenlenen 04.07.2005 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde arsa değerinin 5.000,00 TL olarak belirtildiğini ileri sürerek, inşaat sözleşmesinin "Gabin" nedeni ile iptalini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu, açılan davanın 1 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını ve gabin şartlarının da oluşmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; gabin nedeniyle iptali istenilen sözleşme tarihi 04.07.2005 itibariyle davacıya ait arsanın 100 hissesinin değerinin 91.453,00 TL olduğu, sözleşmeye konu %90 hissesinin değerinin 82.307,70 TL olduğu, gabinden söz edilebilmesi için taraflar??n edimleri arasında açık bir nisbetsizliğin bulunması, taraflardan birinin diğerinin tecrübesizliğinden ve düşüncesizliğinden yararlanması gerektiği, davacının inşaat işlerinde tecrübesinin olmadığı, davalının da davacının kardeşinin çocuğu olduğu bu durumda sözleşmenin gabin nedeni ile iptali için gerekli şartların oluştuğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1-Dava, gabin nedeniyle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir.Gabin iddiasıyla iptali istenilen Uşak 4. Noterliği'nin 04.07.2005 tarih ve 6102 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde gayrımenkul satış vaadi ve daire karşılığı inşaat sözleşmesini tarafların sözleşmeyi okuduktan sonra imzaladıkları, sözleşme metninden anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının sözleşme düzenlendiği sırada kapsamına vakıf olduğu tartışmasıdır. İptali istenilen sözleşmenin düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 21. maddesinde "Bir akitte ivazlar arasında açık bir nispetsizlik bulunduğu takdirde, eğer mutazarrırın müzayaka halinde bulunmasından veya hiffetinden yahut tecrübesizliğinden istifade suretiyle vukua getirilmişise, mutazarrır bir sene zarfında akdi feshettiğini beyan ederek verdiği şeyi geri alabilir. Bu müddet, akdin inikadından itibaren cereyan eder.'' hükmü düzenlenmiştir.Davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığının, mahkemece re'sen nazara alınması gerekir.Davacı arsa sahibinin gabin iddiasına dayanarak 04.07.2005 tarihli sözleşmenin iptaline ilişkin davasını BK'nın 21. maddesinde öngörülen bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde ve en geç 04.07.2006 tarihine kadar açması gerekir. Somut olayda, dava 11.11.2008 tarihinde açılmış olup, dava tarihi itibariyle bir yıllık hak düşürücü süre geçmiştir. Bu durumda hak düşürücü süreden sonra açılan davanın bu nedenle reddi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.2-Bozma nedenine göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.