Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5641 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7117 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Antalya 2. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 16/04/2014NUMARASI : 2012/396-2014/1801-Gerekçeli karar, şikayet olunan müflis şirket iflas idare memuru M.. B.. tarafından sunulan temyiz dilekçesiyle temyiz edilmiş ise de, dosyada, müflis şirketin iflas idare memurlarının isimleri ve temsil yetkilerinin kapsamı hususunda bilgi ve belge bulunmamaktadır.Mahkemece, iflas müdürlüğüne müzekkere yazılarak müflis şirketin iflas idare memurlarının isimleri, adresleri ve temsil yetkilerinin kapsamı sorularak, hükmü temyiz eden iflas idare memurunun münferiden temsile yetkili olduğunun bildirilmesi halinde bu bent yönünden işlem yapılmadan dosyanın iadesi, hükmü temyiz eden yanında başka bir iflas idare memurunun müştereken temsile yetkili olduğunun bildirilmesi halinde gerekçeli kararın ve iflas idare memuru M.. B.. tarafından sunulan temyiz dilekçesinin, bildirilen diğer iflas idare memuruna tebliğiyle temyiz süresinin beklenmesi, kararı temyiz etmemeleri ve temyize muvafakat edip etmedikleri hususunda temyiz süresi içinde imzalı, yazılı dilekçe vermeleri halinde usulüne uygun kimlik tespiti de yapılarak bu hususun bir tutanakla belirlenmesi, temyiz dilekçesi ibraz etmesi ya da temyiz dilekçesini benimsediğini yazılı olarak beyan etmesi halinde bu dilekçenin davacı vekiline tebliği ile temyiz ve temyize cevap süresinin beklenmesi,Gerekçeli kararın tebliğ edildiği ve hükmü temyiz eden iflas idare memurundan farklı iflas idare memurlarının isimlerinin bildirilmesi halinde, bildirilen iflas idare memurlarına gerekçeli karar, sunulan temyiz dilekçeleri ve işbu geri çevirme kararının tebliği ile temyiz süresinin beklenmesi, iflas idaresini münferiden temsile yetkili iflas idare memurlarından birinin ya da müştereken temsile yetkili olanların tamamının birlikte kaleme almaları gereken dilekçe ile hükmü temyiz etmeleri halinde temyiz dilekçesinin eklenmesi, kararı temyiz etmemeleri ve temyize muvafakat edip etmedikleri hususunda temyiz süresi içinde imzalı, yazılı dilekçe vermeleri halinde usulüne uygun kimlik tespiti de yapılarak bu hususun bir tutnakla belirlenmesi, temyiz dilekçesinin ya da temyiz dilekçelerini benimsediklerini yazılı olarak beyan etmeleri halinde bu dilekçenin davacı vekiline tebliği, temyiz ve temyize cevap süresinin beklenmesi, hükmü temyiz etmesi halinde temyiz dilekçesinin dosya içerisine konulması,2-Hükmü temyiz eden iflas idare memuru Av. M.. B..'un 1. bent uyarınca münferiden yetkili olduğunun bildirilmesi halinde; 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 17. maddesi “Belli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler, o yerde bulunmadıkları takdirde tebliğ aynı yerdeki daimi memur veya müstahdemlerinden birine, meslek veya sanatını evinde icra edenlerin memur ve müstahdemlerinden biri bulunmadığı takdirde aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır." hükmünü; tebliğ tarihinde yürürlükte bulunan Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 26. maddesi "Belirli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenlere, o yerde de tebligat yapılabilir. Muhatabın işyerinde bulunmaması halinde tebliğ, aynı yerde sürekli olarak çalışan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Muhatap, meslek veya sanatını konutunda icra ediyorsa, kendisi bulunmadığı takdirde memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Bunlardan hiç birinin bulunmaması durumunda tebliğ, aynı konutta sürekli olarak oturan kişilere veya hizmetçilerden birine yapılır." hükmünü içermektedir. Bu madde hükümlerinde muhatabın bulunmama nedeninin araştırılması ve tebliğ belgesinde gösterilmesi gerektiğine yönelik bir düzenleme getirilmemiş ise de, önce muhatabın aranması, muhatabın tevziat saatinde o yerde bulunmadığının ancak aynı gün tevziat saatinden sonra döneceğinin tespiti halinde daimi memur veya müstahdemlerden birine, işyeri ev ise memur ya da müstahdemlerden birine, bunlar da yok ise aynı konutta oturan kişilere ya da hizmetçilerden birine tebligatın yapılması gerekmektedir. Tebligat Kanunu'nun 20. maddesinde ise, tevziat saatinde o yerde bulunmayıp, aynı gün tevziat saatinden sonra dönmeyeceği belirlenen muhataplar için "13,14,16,17 ve 18. maddelerinde yazılı şahıslar, kendisine tebliğ yapılacak kimsenin muvakkaten başka yere gittiğini belirtirlerse; keyfiyet ve beyanda bulunanın adı ve soyadı tebliğ mazbatasına yazılarak altı beyan yapan tarafından imzalanır ve tebliğ memuru tebliğ evrakını bu kişilere verir. Bu kişiler tebliğ evrakını kabule mecburdurlar. Kendisine tebliğ yapılacak kimsenin muvakkaten başka bir yere gittiğini belirten kimse, beyanını imzadan imtina ederse, tebliğ eden bu beyanı şerh ve imza eder. Bu durumda ve tebliğ evrakının kabulden çekinme halinde tebligat, 21. maddeye göre yapılır. Bu maddeye göre yapılacak tebligatlarda tebliğ, tebliğ evrakının 13,14,16,17 ve 18. maddelerinde yazılı kişilere verildiği tarihte veya ihbarname kapıya yapıştırılırsa bu tarihten itibaren 15 gün sonra yapılmış sayılır. "hükmüne; Yönetmeliğin 29. maddesinde, " 21, 22, 23, 25, 26 ve 27. maddelerde yazılı kişiler, tebliğ yapılacak olanın geçici olarak başka yere gittiğini belirtirlerse, tebliğ memuru, muhatabın hangi sebeple adresten geçici olarak ayrıldığını, beyanda bulunanın adı ve soyadı ile sıfatını tebliğ tutanağına yazar. Tebliğ tutanağını beyanda bulunana imzalattırır ve tebliğ edilecek evrakı beyanda bulunana verir. Bu kişiler tebliğ evrakını kabule mecburdurlar. Bu kişilerin beyanlarını imzadan kaçınmaları veya tebliğ evrakını kabul etmemeleri durumunda, tebliğ memuru bu hususu tutanağa yazar, imzalar ve tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti üyesinden birine ya da kolluk amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve teslim ettiği kişinin adresini içeren ihbarnameyi gösterilen adresin kapısına yapıştırır." hükmüne yer verilmiştir. Davalı müflis şirket iflas idare memurunun temyiz dilekçesinin davacı vekili adına teblige çıkartıldığı, tebligatta muhatap avukatın tevziat saatinde işyerlerinde bulunup bulunmadığı ve aynı gün döneceğine ilişkin bir tespite yer verilmediği gibi, tebligatın yapıldığı şahsın Tebligat Kanunu'nun 17 ve Yönetmeliğin 26. maddesindeki şahıslardan biri olup olmadığı hususlarında bir açıklamaya da yer verilmediği görülmüştür. Tebligat Kanunu'nun tevziat saatinde o yerde bulunmayıp, aynı gün tevziat saatinden sonra dönmeyeceği belirlenen muhataplar için düzenleme içeren 20. ve Yönetmeliğin 29. maddesinde aranan, anılan belirlemeye ilişkin bir açıklama da tebliğ belgesinde bulunmamaktadır. Bu tebligatlar, Tebligat Kanunu'nun 17 ve 20; tebliğ tarihinde yürürlükte olan Yönetmeliğin 26 ve 29. madde hükümlerine uygun yapılmış değildir. Davalı müflis şirket iflas idare memurunun temyiz dilekçesinin davacı vekiline usulüne uygun şekilde tebliğ edilip, yasal temyize cevap süresinin beklenmesi ve temyize cevap verilmesi halinde bu dilekçe eklenerek gönderilmesi,İçin dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 07.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.