Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 548 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6936 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki cezai şart alacağı davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün asıl davada davalı ile birleşen davada davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl davada davalı ..., birleşen davada davalı ... ve vekilleri Av. ... ile asıl ve birleşen davada davacı vekili Av. ... ...'in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR -Asıl davada davacı vekili, müvekkili ile davalının da aralarında olduğu arsa sahipleri arasında 21.02.2005 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davalının 05.07.2006 ve 28.05.2007 tarihli vekaletnameleri zamanından sonra vermiş iken, neden göstermeksizin 24.09.2008 tarihli azilname ile her iki vekaletname ile atanan vekilleri azlettiğini, oysa inşaat işlerinin yapılabilmesi amacıyla sözleşme ile vekaletname verilmesinin kararlaştırıldığını, azil nedeniyle kat irtifakının tesis edilemediğini, yeni vekil atanmadığını, kat mülkiyetine geçilemediğini, sözleşme ile arsa sahiplerinin yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde 15.000,00 TL cezai şart ödemesinin ve yüklenici zararlarının karşılanmasının kararlaştırıldığını ileri sürerek, 15.000,00 TL cezai şart ile şimdilik 5.000,00 TL zararın temerrüt faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir. Birleşen davada davacı vekili, müvekkili ile davalı arsa sahibi arasında 15.12.2005 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davalının 05.07.2006 ve 28.05.2007 tarihli vekaletnameleri zamanından sonra vermiş iken, neden göstermeksizin 24.09.2008 tarihli azilname ile her iki vekaletname ile atanan vekilleri azlettiğini, oysa inşaat işlerinin yapılabilmesi amacıyla sözleşme ile vekaletname verilmesinin kararlaştırıldığını, azil nedeniyle kat irtifakının tesis edilemediğini, yeni vekil atanmadığını, kat mülkiyetine geçilemediğini, sözleşme ile arsa sahiplerinin yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde 50.000,00 TL cezai şart ödemesinin ve yüklenici zararlarının karşılanmasının kararlaştırıldığını ileri sürerek, 50.000,00 TL cezai şart ile şimdilik 5.000,00 TL zararın temerrüt faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.Asıl ve birleşen davada davalılar vekili, davacı tarafa verilen vekaletnameyle davacı üzerine geçirilen taşınmaz üzerine, davalılar yararına ipotek tesis edilmesi ve aşamalı devrin anılan sözleşmelerle kararlaştırıldığını, taşınmazı üzerine alan davacının taşınmaz üzerine davalılar yaranına ipotek tesis etmediğini, bu nedenle de vekillerin azledildiğini savunarak, davaların reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalıların vermeleri gereken vekaletnameyi zamanında vermedikleri gerekçesiyle, davaların kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir. 1)Asıl ve birleşen davalarda davacı yüklenici ile asıl ve birleşen davalarda davalı arsa sahipleri arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri vardır. Bu sözleşmelerin 17. maddesine göre, yükümlülüklerini yerine getirmeyen arsa sahibi yükleniciye, asıl davada davalı ...'ın taraf olduğu sözleşmede 15.000,00 TL, birleşen davada davalı ...'ın taraf olduğu sözleşmede 50.000,00 TL cezai şart ödemeyi ve yüklenicinin masraflarını karşılamayı taahhüt etmişlerdir. Sözleşmeler incelendiğinde, 3. maddesiyle; taşınmazların yükleniciye devredilmesinden sonra arsa sahipleri lehine ipotek tesis edileceği, inşaat aşamalarına göre ipoteğin terkin edileceği, 5. maddesiyle; arsa sahiplerinin yüklenici yahut atayacağı kişiye vekalet vereceği, 10. maddesiyle; inşaat süresinin en çok 30 ay olduğu, sürenin sözleşmenin imzalanmasından itibaren başladığı, temel ruhsatından itibaren 24 ay içerisinde noksansız imal edileceği kararlaştırılmıştır. Davalıların, davacının gösterdiği kişiye vekaletnameleri verdiği, 24.09.2008 tarihli azilname ile vekili azlettikleri ancak davalılardan ...'ın verdiği 15.12.2005 tarihli vekaletnamenin hala ayakta olduğu dosya kapsamı ile sabittir. Diğer yandan, Davalılardan ...'ın açtığı dava sonunda, .... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2010/236 E., 783 K. sayılı ilamıyla, davacı yüklenicinin 15.06.2008 tarihi itibariyle sözleşmeye konu inşaatı bitirerek teslim etmesi gerektiği, davacının zamanında teslim etmemesi nedeniyle de sözleşme ile kararlaştırılan maktu kira tazminatına karar verildiği, bu kararın Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği, davacıların verdiği anılan vekaletnamelerle atanan vekilin, sözleşmeye konu taşınmazın 91374/172400 hissesini 16.11.2006 tarihinde davacı şirkete devrettiği, sözleşmenin anılan 3. maddesine göre davalılar yararına ipotek tesis edilmediği de dosya kapsamından anlaşılmaktadır.Bu durumda, mahkemece, davalıların verdikleri vekaletnelerle tayin ettikleri vekili yargı kararıyla belirlenip kesinleşen teslim süresinden sonra azlettikleri davacının sözleşme ile kararlaştırılmasına rağmen, taşınmaz devri sonrasında arsa sahibi davalılar yararına ipotek tesis etmedikleri, esasen ...'ın verdiği 15.12.2005 tarihli vekaletnamenin geçerli olduğu kusurun zamanında edimini yerine getirmeyen, davacıda olduğu nazara alınarak, davaların reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davaların kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. 2)Bozma nedenine göre, davalılar vekilinin diğer temyiz itirazları incelenmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmemesine, 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl ve birleşen davada davacıdan alınarak davalılara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.