MAHKEMESİ : Bursa 4. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 21/11/2013NUMARASI : 2013/385-2013/977Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Davacı vekili, müvekkili yüklenici ile davalı arsa sahibi arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, müvekkilinin üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini, sözleşmeye göre, davalıya düşen dokuz bağımsız bölümün yapı kullanım izinlerini de alarak, davalıya teslim ettiğini, sözleşmeye göre yükleniciye kalan bağımsız bölümlerin %20'si sözleşme imzalandıktan sonra, %20'si kaba inşaat bitiminde, %20'si iç ve dış sıva bitiminde, %20'si kapı pencereler takıldığında, %20'sinin ise, iskân ruhsatı alındığında satış yetkisinin verilmesinin kararlaştırıldığını, müvekkili tarafından tüm yükümlülükler yerine getirildiği halde, davalı tarafından A blok 14 ve 11 no'lu bağımsız bölümlerin tapularının devredilmediğini, ihtarname keşide edilmesine rağmen, sonuç alınamadığını ileri sürerek, A blok 14 ve 11 no'lu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tescilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davacının edimlerini tam olarak yerine getirmediğini, bir kısım eksik ve ayıplı işlerin yerine getirilmesi için davacıya ihtarname gönderildiğini, davacının bu eksiklikleri yerine getirmediğini, eksik işler nedeniyle devrin yapılmadığını, eksik ve ayıplı işler nedeniyle müvekkili tarafından bir nevi hapis hakkı kullanıldığını, eksik ve ayıplı işler tutarı kadar takas ve mahsup talebinde bulunulduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, sözleşmeye göre yükleniciye kalan bağımsız bölümlerin satış yetkisinin %20'sini sözleşme imzalandıktan sonra, %20'sini kaba inşaat bitiminde, %20'sini iç ve dış sıva bitiminde, %20'sini kapı pencereler takıldığında ve son %20'sine tekabül eden payın ise iskân ruhsatı alındığında devredileceğinin hüküm altına alındığı, dava öncesine kadar %80'lik kısmın devrinin yapıldığı, geriye kalan %20'lik kısma tekabül eden A Blok 1. Bodrum katta mesken vasıflı 14 no'lu bağımsız bölüm ile A blok 3. Çatı katta dubleks mesken vasıflı 11 no'lu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının halen davalı adına olduğu, yapılan keşif ve dosyaya ibraz edilen Nilüfer Belediye Başkanlığı'nın cevabi yazısından anlaşılacağı üzere, 26.11.2012 tarihinde yapı kullanma izin belgesinin alındığı, bu duruma göre, davacı tarafın kendi payına düşen bağımsız bölümlerin adına tescili için tüm edimlerini yerine getirmiş olduğunun anlaşıldığı, uygulanması gereken sözleşme hükümlerine göre, yapı kullanım izin belgesinin alınmış olmasının geriye kalan %20'lik payın devri için yeterli bulunduğundan, davalının eksik ve ayıplı edimler bulunduğu savunmasının yerinde olmadığı, eksik veya ayıplı işlere ilişkin konuların başka bir davanın konusunu oluşturabileceği gerekçesiyle, davanın kabulü ile Bursa ili, Nilüfer ilçesi, Görükle köyü 377 ada 6 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan A Blok 3. Çatı katı 11 no'lu bağımsız bölüm ile aynı yerde 1. Bodrum katı 14 no'lu bağımsız bölümlere ilişkin tapu kayıtlarının iptali ile davacı S.. Ö.. adına tapuya tesciline karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.Dava, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK'nın 97., (818 sayılı BK'nın 81.) maddesine göre, karşılıklı borç yükleyen bir sözleşmenin ifasını talep eden kimse sözleşmede aksine bir hüküm bulunmadıkça kendi borcunu ifa etmedikçe karşı taraftan edimin ifasını isteyemez. Somut olayda davalı, eksik ve ayıplı işler bulunduğunu savunmuş olup, davalı arsa sahibinin sözleşmeden doğan haklarını, teminat altına alabilmek amacıyla elde tutulan bağımsız bölüm veya bölümlerin eksik ve ayıplı işleri tamamlamadan veya bedeli ödenmeden, sözleşmeye uygun olarak teslim olgusunun gerçekleştiği kabul edilemeyeceğinden, davacı yüklenici tescile hak kazanamaz.Bu durumda mahkemece, mahsup itirazı niteliğinde olan bu savunma üzerinde re'sen durulması gerektiğinden, dava konusu inşaata ilişkin onaylı proje getirtilip, mahallinde konunun uzmanı bilirkişiler refakatinde keşif ve inceleme yapılarak, sözleşme hükümleri ve proje değerlendirilip, eksik ve ayıplı işlerin belirlenmesi, yargılama sırasında yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporuna tarafların itiraz etmedikleri hususlarının da dikkate alınması suretiyle bunların giderim bedeli hükme en yakın tarihteki piyasa rayiçlerine göre hesaplattırılıp, tutarın faizsiz olarak davacı yükleniciye mahkeme veznesine 6098 sayılı TBK'nın 97. (818 sayılı BK'nın m. 81. ) maddesi uyarınca depo ettirilmesi, depo edilen paranın karar kesinleştiğinde arsa sahibine ödenmesi koşulu ile davacı adına tapu iptali ve tescile karar verilmesi, davalı arsa sahibinin dava tarihi itibariyle tapuda davacıya devir yapmamakta, diğer anlatımla davaya karşı koymakta haklı olduğu hususunun yargılama giderleri ve vekalet ücretinin takdirinde nazara alınması, davacı yüklenici depo etmez ise, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, eksik ve ayıplı işler giderim bedelinin başka bir davanın konusunu oluşturduğu gerekçesiyle yanılgılı ve yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.Öte yandan, dava konusu taşınmazın 372 olan ada numarasının hüküm fıkrasında 377 olarak yazılması da doğru olmamıştır.SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.