Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5360 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 4483 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada davacı taşeron vekili ile asıl davada davalı-birleşen davada davacı yüklenici vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, asıl davada, davalılar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davalı yüklenici şirket ile davacı arasında da bağımsız bölüm karşılığı taşeronluk sözleşmesi yapıldığını ancak davacı taşerona hakettiği bağımsız bölümlerin devredilmediğini ve bu nedenle zarara uğradığını ileri sürerek, üç adet bağımsız bölümün tapu iptal ve tescili ile uğradığı zararın tahsilini, yerinde görülmezse yaptığı imalat bedelinin tahsilini; birleşen davada, davacı vekili, taraflar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, inşaatın geldiği seviye itibariyle üç adet bağımsız bölümü hakettiğini, ancak davalının devretmediğini ileri sürerek, üç adet bağımsız bölümün tescilini ve uğradığı zararın tahsilini, talep ve dava etmişlerdir.Davalı arsa sahibi vekili, davacı taşeronla sözleşmesi bulunmadığını ve yüklenici davacının inşaatı süresinde tamamlamadığını savunarak, davaların reddini istemiştir.Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, dava konusu inşaatın imar planı İdare Mahkemesince iptal edilmiş ise de belediyece inşaatın yapımının durdurulduğuna dair delil sunulmadığı, yeni imar planı kesinleştiği halde,yargılama sırasında alınan bilirkişi raporuna göre inşaatın seviyesinin halen % 45,19 olduğu, BK'nın 81 maddesi gereğince arsa sahibinin tapuyu devretmemekte haklı olduğu, asıl davada, arsa sahibi ile davacı taşeron arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığı, zarar konusunda delil ibraz edilemediği gerekçesiyle, asıl davada,tapu iptal ve tescil talebinin reddine, davalı arsa sahibine karşı açılan imalat bedeli alacağına ve tazminata ilişkin davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, diğer davalıya karşı açılan tazminat davasının kanıtlanamadığından reddine, diğer davalıya karşı açılan imalat bedeline ilişkin davanın kabulüne; birleşen davanın reddine karar verilmiştir.Karar, asıl davada davacı taşeron vekili ile asıl davada davalı-birleşen davada davacı yüklenici vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davacı taşeron vekili ile asıl davada davalı-birleşen davada davacı yüklenici vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl davada davacı taşeron vekili ile asıl davada davalı-birleşen davada davacı yüklenici vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.