Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5354 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 9124 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 21.05.2014 gün ve 2014/431 Esas 2014/3955 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.- KARAR -Davacı yüklenici vekili, taraflar arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince müvekkilinin edimlerini yerine getirmesine rağmen, davalı arsa sahibinin 17.07.2002 tarihli anlaşma protokolüne de uymayarak, devretmesi gereken 3 nolu bağımsız bölümü devretmediğini ileri sürerek, ... bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı arsa sahibi vekili ise, müvekkilinin dairesini 2002 yılında teslim aldığını, elektrik tesisatını, boyasını, mutfak dolaplarını müvekkilinin yaptırdığını, davacının 17.07.2002 tarihli anlaşmanın gereğini yerine getirmediği ve bu masrafların bedelini ödemediği için tapuyu devretmediğini, evdeki ayıplar konusunda herhangi bir dava açmadığını ve ihtarname göndermediğini, sadece sözlü olarak talep ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; yapılan keşifte dinlenen tanıklar ve bilirkişi raporundan anlaşılacağı üzere binadaki eksiklerin davalı tarafından karşılandığı sabit olsa da, 2002 yılından beri binayı kullandığı halde ayıp ihbarında bulunmaksızın ve dava ve talep hakkını kullanmaksızın, eksik işler bedelinin ödenmemesi sebebiyle tapuyu devretmemesinin dürüstlük kuralına aykırı olup, hukuka uygun olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile dava konusu 5 nolu bağımsız bölümün tapusunun iptali ve davacı adına tesciline karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiş, Dairemizin 21.05.2014 gün ve 2014/431 esas 2014/3955 karar sayılı ilamı ile, sözleşmenin adi yazılı olsa da geçerli olduğu, mahkemece belediye işlem dosyası getirtilerek, mahallinde keşif yapılıp, inşaatın ruhsat ve mevzuata uygun yapılmadığının belirlenmesi halinde tadilat ruhsatıyla giderilip giderilemeyeceğinin sorulması, giderilebilecek ise bunun için gerekli işlem ve masrafların sorularak, davacıya bu konuda yetki ve süre verilmesi, projeye aykırılığın giderildiğinin bildirilmesi halinde keşifle denetlenmesi, giderilmiş ise davalı tarafından tamamlandığı anlaşılan eksiklerin bedelinin hükme en yakın tarihteki mahalli serbest piyasa rayici ile bedeli bulunup, faiz dahil edilmeden mahkeme veznesine depo ettirilmesi, ve karar kesinleştiğinde davalıya ödenmesi koşulu ile (birlikte ifa) yüklenicinin tescil talebinin kabulüne karar verilmesi; tadilat projesiyle yasal hale gelmesinin mümkün olmaması halinde ise davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu hususlar üzerinde durulmadan ve tarafların 17.07.2012 tarihli uzlaşma tutanağında belirlenen ortak alanlar ile bağımsız bölümlerdeki eksikliklerin yüklenici tarafından yapılacağı konusunda anlaşmış olmaları ve eksik işler bedelinin istenebilmesi için ihtara gerek bulunmadığı gözardı edilerek eksik incelemeyle karar verilmesi nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.Bu kez, davacı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK'nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 5,20 TL harç ve takdiren 248,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine'ye gelir kaydedilmesine, 09.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.