Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5194 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5335 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı tarafa yaptığı işin bedeli olarak 05.07.2013 tarihli fatura keserek davalıya tebliğ ettiğini, müvekkili tarafından gönderilen faturanın müvekkilinin defterine usulüne uygun olarak işlendiğini, ancak davalı tarafın faturayı ödemediğini, bunun üzerine fatura dayanak alınarak ... icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itirazı üzerine takibin durduğunu yapılan itirazın iptali ile haksız itiraz sebebiyle davalı aleyhine %40'tan aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davacı tarafın dava dilekçesinde 05.07.2013 tarihli faturanın şirkete tebliğ edildiğini, ancak müvekkili şirketin bu faturayı usulsüz bularak iptal işlemi ile iade ettiğini, bir dönem müvekkil şirket çalışanı olan .... tarafından imzalanmış bir fişin söz konusu olmadığını, şahsın şantiye şefi olarak çalıştırılmadığını ve şirketi temsil etme yetkisinin bulunmadığını, savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacı tarafın defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesinde; defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, taraflar arasında nakliye ve kepçe hizmetine dayalı süreklilik arzeden bir ticari ilişkinin bulunduğu, davacıya ait ticari defterlerde de faturanın kayıt altına alındığı davalı adına tanzim edilen faturanın davacı şirket tarafından düzenlenen mal ve hizmet satışlarına ilişkin bildirime konu edilerek beyan edildiği, KDV'ye konu edildiği, anlaşıldığından, dava konusu hizmetin alındığının kabulünün gerektiği ancak faturaya konu alacak için faiz talebinin ayrı bir ihtarla alacağın talep edilmesi halinde mümkün olması dikkate alınarak faiz konusuna yönelik talebin reddi ile davanın kısmen kabulü ile... takip dosyasına davalının yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 12.270,46 TL alacak üzerinden devamına, takibe konu asıl alacağın %20 si oranında icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.1-Davacı tarafından ...sayılı dosyası ile açılan ve Yargıtay ....sayılı bozmasına konu olan davaya dayanak malzeme fişleri ile İş bu davaya dayanak malzeme fişlerinin aynı olduğu, belirtilen dava dosyasının eldeki davayı doğrudan etkileyeceği dikkate alınarak HMK'nın 166/4. maddesi uyarınca birbiriyle bağlantılı olduğunun kabulü ile önce esas kaydı yapılan dosya üzerinde 166/1. maddesi uyarınca birleştirme kararı verilmesi gerekirken, her iki davanın ayrı ayrı sonuçlandırılması doğru olmamıştır. ../..S.2. 2-Bozma nedenine göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün re'sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.