Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5145 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 7745 - Esas Yıl 2015
...Davacı vekili tarafından açılan iflasın ertelenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir. Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARARDavacı vekili, müvekkilinin borca batık olduğunu ancak iyileştirme projelerinin bulunduğunu, erteleme kararı verilmesi halinde düze çıkacaklarını ileri sürerek iflasın ertelenmesini istemiştir.Bir kısım müdahiller, davacının iflasını istemişlerdir.Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davacı vekiline, bilirkişi raporu için gerekli gider avansının yatırılması için mahkemece verilen kesin süresinde avansın yatırılmadığı gerekçesi ile davanın HMK'nın 114/ 1- g maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili vekili temyiz etmiştir.Davacı vekilinin talebi borca batık olan müvekkili şirketin iflasının ertelenmesine yöneliktir. Davacı şirketin İİK'nın 179 ve TTK'nın 376. maddeleri uyarınca iflasına karar verilebilmesi için borca batıklığın tesbiti şarttır. İflas kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece bu tesbitin yapılması için davacı tarafça bilirkişilerin ücretinin karşılanması için avans yatırılmaması halinde HMK'nın 325. maddesi uyarınca bu giderin ileride ilgili taraftan tahsil edilmek üzere hazineden (suç üstü ödeneğinden) karşılanması gerekir.Hal böyle olunca, mahkemece yukarıda açıklanan yol izlenmek üzere, bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve denetime elverişli rapor alınıp, tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile iflas erteleme talebinin usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.Ayrıca vekilin HMK'nın 74/1. maddesi ve TBK'nın 504/3. maddesi gereğince iflasın ertelenmesi davası açabilmesi için özel yetkili kılınması gerekir. Davacı vekilinin vekaletnamesinde bu hususta bir yetkiye rastlanılmadığından özel yetkiyi ihtiva eden vekaletnameyi dosyaya ibraz etmesi sağlandıktan sonra yargılamaya devam edilmesi gerekirken bu hususa dikkat edilmemesi de doğru değildir. .../...S.2SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ve res'en yapılan inceleme ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 22.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.