Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4963 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 4943 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacılar...ve ... vekili, müvekkillerinin maliki olduğu arsalar üzerine bina yapılması amacıyla davalılardan...Kooperatifi'nin yüklenicisi, ...'nun müteselsil kefili olduğu 13.08.1996 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, yüklenicinin edimlerini yerine getirmediğini, imara aykırı imalat yaptığını ileri sürerek, sözleşmenin geriye etkili feshine, davalılar adına olan tapunun iptali ile davacılar adına hisseleri oranında tesciline, yapılan binaların kal'ine, müdahalelerinin men'i ile taşınmazdan el çektirilmesine, davacılar lehine doğan şimdilik 200.000,00 TL kira ile sözleşmeye uymama nedeniyle şimdilik 20.000,00 TL cezai şart bedelinin temerrüt faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacılardan ...'in tapudaki tüm haklarını dava dışı kişilere devrettiğinden bahisle, bu davacının davasını ayırarak yeni esasa kaydetmiş, yapılan yargılama sonucunda da, davacı ...'in hissesini dava dışı kişilere sattığı, o kişiler aleyhine açtığı davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, bu dava için o davanın bekletici mesele yapılamayacağı gerekçesiyle, davacının tapu kaydına göre hissesi kalmadığından, davacı sıfatı bulunmadığından, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı ... iflas idaresi vekili temyiz etmiştir. Dava, arsa sahipleri ile davalı taraf arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili feshi, tapu iptali ve tescili, kal, müdahalelerinin men'i ve tazminat istemlerine ilişkindir. Arsa sahipleri ile davalılar arasında sözleşme yapıldığında, sözleşmeye konu edilen taşınmazların arsa sahiplerine ait olduğu ve sözleşme sonrasında sözleşmeye konu edilen taşınmazlardan davacı adına olan hissenin dava dışı kişiler adına tescil edildiği şüphesizdir. Dosya kapsamından, davacının son tapu maliklerine karşı tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili amacıyla davalar açtığı, bu davalara ilişkin olarak; ...1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2007/212 E., 2008/312 K. sayılı olanında, davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, davacı tarafın temyiz istemi üzerine, Yargıtay 1. Hukuk Dairesi'nin 26.01.2010 tarih ve 2009/7914 E., 2010/593 K. sayılı ilamıyla bozulduğu,... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/629 E., 2008/311 K. sayılı olanında, davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, davacı tarafın temyiz istemi üzerine, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin 01.02.2011 tarih ve 2010/14668 E., 2011/937 K. sayılı ilamıyla bozulduğu, bu ilamlar nazara alındığında, anılan davaların hala derdest olduklarının anlaşıldığı, yine ...1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2004/265 E., sayılı dosya akıbeti bu dosyadan anlaşılamamıştır. Bu davada, hissedar olan arsa sahipleri yüklenici taraf aleyhine dava açmış, taşınmazın dava dışı kişiler adına tescil edilmesi nedenine dayalı olarak davacı ... hakkındaki dava tefrik edilmiş ve davacının davası, dava dışı olan ve tapuda taşınmaz maliki olarak gözüken kişiler aleyhine açtığı davaların açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekçe yapılarak davanın reddine karar verilmiştir. Oysa, yukarıda izah edildiği üzere, davacının tapu malikleri aleyhine açtığı davalar, yapılan temyiz incelemesi sonucunda bozulmuş olup, hala derdesttir. Mahkemece, yapılması gereken iş; anılan dava dosyalarının sonuçları beklenerek, davacının açtığı o davaların kabul edilmesi halinde, davacı yeniden tapu maliki sıfatını kazanacağından, bu dava ile ...'nin açtığı kök davanın birleştirilmesi sonrasında, işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.