MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasında görülen inşaat sözleşmesinden kaynaklanan kira tazminatı davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 28.05.2016 gün ve 2014/4135 Esas, 2015/4007 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.- KARAR -Davacı vekili, taraflar arasında düzenlenen 28.04.2005 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile, davacıya ait taşınmazlar üzerine yapılacak villaların süresinde teslim edilmediğini, sözleşme gereği gecikme tazminatı ödenmesi hususunda davalı yükleniciye ihtar çektiklerini, sonrasında yeniden bir araya gelip bir ek sözleşme imzalayarak önceki sözleşmede belirlenen teslim tarihinin 31.12.2005 olarak revize edildiğini, ayrıca ek sözleşme hükümlerinin yerine getirilmemesi halinde eski sözleşmede bulunan tüm müeyyidelerin yürürlüğe gireceğini ve teslim tarihinin yine ilk sözleşmede olduğu gibi 30.11.2004 tarihi olacağının kararlaştırıldığını, davalının bu sözleşme hükümlerine de uymayıp teslimi gereken 9 adet villayı teslim etmediğini ileri sürerek, zamanında teslim edilmeyen 9 adet villa için 30.11.2004 tarihinden itibaren 150.000,00 TL kira bedelinin aynı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile de dava değerini 213.790,00 TL artırarak 363.790,00 TL'nin 30.11.2004 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.Davalı vekili, 2002 yılında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedildiğini, sonrasında tekrar bir araya gelinerek 28.04.2005 tarihli sözleşmeyle davacıya 5, davalıya 9 adet olmak üzere toplam 14 villanın yapılmasının kararlaştırıldığını, yapılan ek sözleşmenin 4. maddesinde teslimde gecikme ve diğer şartların yerine getirilmemesi durumunda bu ek sözleşmenin de kendiliğinden feshedilmiş kabul edileceğinin belirtildiğini, davacının bu nedenle müspet zarar olan kira tazminatını ve sözleşmeden kaynaklanan cezai şartı isteyemeyeceğini, ilk sözleşmenin 6. maddesi gereği villa tapularının da verilmediğini, işlerin gecikmesinde davacının da kusuru bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, 2002 tarihli sözleşme gereği 2004 tarihinden itibaren kira tazminatı istense de sonradan düzenlenen sözleşme uyarınca teslim tarihi 2006 yılı olarak kabul edildiğinden, bu tarihten itibaren dava tarihine kadar teslim yapılmaması konusunda bilirkişilerce düzenlenen ek raporda belirtilen miktarın kabul edilmesinin hakkaniyete uygun olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, 296.687,23 TL kira tazminatının her dönem bitiminden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine, Dairemizin 28.05.2015 tarih, ... sayılı ilamı ile, asıl ve ek sözleşme hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, .../... S.2ikinci sözleşme hükümlerinin de yerine getirilmemesi halinde yüklenicinin her iki sözleşmenin müeyyidelerinden sorumlu olacağı hükme bağlanmış olup, bu hükmün amacının ikinci sözleşmenin yerine getirilmemesi karşısında, artık uzatılan teslim süresiyle bağlı kalınmayarak, ilk sözleşmedeki müeyyide olan 30.11.2004 tarihinin teslim tarihi olarak kabul edilip, kira tazminatının bu tarihten hesaplanmasına yönelik olduğu gerekçesiyle, ilk sözleşme gereği villaların teslim edilmesi gereken 30.11.2004 tarihinden dava tarihi olan 17.06.2011 tarihine kadar olan dönem için rayiç kira bedeli belirlenip, yıllara göre artış endeksleri de uygulanarak, istenebilecek kira tazminatı miktarına hükmedilmesi gerekçesiyle bozulmuştur.Bu kez, davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK'nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 03,20 TL harç ve takdiren 261,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak ... gelir kaydedilmesine, 03.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.