Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4796 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 4597 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Ankara 1. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 29/11/2012NUMARASI : 2010/502-2012/622Taraflar arasındaki asıl ve birleşen tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde birleşen davada davalı Y.. D.. vekili ile karar tarihinden önce vefat eden davalı M.. Y.. vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Asıl davada davacılar vekili, müvekkillerinin paylı mülkiyet halinde 6 parseldeki taşınmazın maliki olduklarını, müvekillerinden Y.. P.., L.. G.., A.. A.., H.. A.., N.. A.., N.. B.. ve E.. A..'un 07.08.2007; müvekkillerinden G.. A..'ın ise 13.08.2007 tarihinde yüklenci davalılar ile arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi imzaladıklarını, Eylül 2009 tarihine kadar binanın bitmiş halde teslim edilmesi gerekirken, bu borcun ifa edilmediğini ileri sürerek, anılan sözleşmelerin feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Asıl davada davalı O.. K.., diğer davalı yüklenici İ.. A..'ın vekaletle kendilerine isabet eden daireleri devrettiğini, kendisinin bir bedel almadığını savunarak, davanın reddini ve yaptığı masrafların ödenmesini istemiştir.Birleşen davada davacılar vekili, asıl davadaki iddialarını tekrarlayarak, yüklenicilere isabet eden bağımsız bölümlerin, davalıların üzerine kayıtlı tapularının iptali ile müvekkilleri adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen davada davalı C.. Y.., dairesini, davalı yüklenicilerden aldığını, savunarak, davanın reddini istemiştir.Birleşen davada davalı H.. K.., adına kayıtlı daireyi diğer davalı yüklenici O.. K..'nın adına tescil ettirdiğini, davalı O.. K..'nın inşaatın tamamlanmasında kusuru olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Birleşen davada davalı M.. Y.. vekili, zamanaşımı ve görev itirazında bulunarak, müvekkilinin 21 nolu bağımsız bölümü 15.04.2009 tarihinde dava dışı Bülent Alo isimli kişiden aldığını, müvekkilinin tapu tesciline güvenen iyiniyetli üçüncü kişi konumunda olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Birleşen davada davalı İ.. D.., 20 nolu bağımsız bölümün 18.09.2008 tarihinde davacı Y.. P..'den satışının yapılarak, adına tescil edildiğini, kendisine husumet yöneltilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Birleşen davada davalı H.. G.., 4 nolu bağımsız bölümü davalı yüklenicilerden satın aldığını, satış tarihinde yüklenicilerin bu daireyi hak ettiklerini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sözleşmeler uyarınca Ekim 2009 tarihinde bitmesi gereken inşaatın 24.11.2011 keşif tarihi itibariyle % 20 seviyesinde bulunduğu, birleşen davadaki davalıların, satın aldıkları dairelerin arsa payı karşılığı yapıldığını bildikleri, 4 ve 13 nolu bağmsız bölümlerin gerek yargılama öncesi ve gerekse yargılamadan sonra malik değiştirmiş olmaları karşısında bu taşınmazlar için açılan davaların husumet yönünden reddi gerektiği, diğer bağımsız bölümler açısından ise davanın haklı olduğu gerekçesiyle asıl davanın kabulü ile, sözleşmelerin geriye etkili olarak feshine; birleşen davanın kısmen kabulü ile, 1 nolu bağımsız bölümün davalı C.. K.. adına kayıtlı tapu kaydının iptali ile davacı Y.. P.. adına, 16 nolu bağımsız bölümün davalı Y.. D.. adına olan tapu kaydının iptali ile davacı L.. G.. adına, 17 nolu bağımsız bölümün davalı R.. Y.. adına olan tapu kaydının iptali ile davacı Y.. P.. adına, 18 nolu bağımsız bölümün davalı H.. K.. adına olan tapu kaydının iptali ile davacı L.. G.. adına, 19 nolu bağımsız bölümün davalı M.. D.. adına olan tapu kaydının iptali ile davacı L.. G.. adına, 20 nolu bağımsız bölümün davalı İ.. D.. adına olan tapu kaydının iptali ile davacı Y.. P.. adına, 21 nolu bağımsız bölümün davalı M.. Y.. adına olan tapu kaydının iptali ile davacı L.. G.. adına tapuya tesciline, 4 ve 13 bağımsız bölümler yargılama aşamasında malik değiştirmiş olmakla bu bölümler için davalılar H.. G.. ve C.. Y..'a karşı açılan davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir. Kararı, birleşen davada davalı Y.. D.. vekili ile karar tarihinden önce vefat eden davalı M. D..vekili temyiz etmiştir.1-Birleşen dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Karar ve ilam harcı, maktu ve nispi olmak üzere iki çeşittir. (492 sayılı Kanun 15, 21) Bu anlamda davanın maktu veya nispi harca tabi olup olmaması, kural olarak dava konusunun para ile değerlendirilebilir olup olmamasına göre değişmektedir. Nispi harç, konusu belli bir değerle (para veya para ile değerlendirilebilen bir şey) ilgili davalarda, hüküm altına alınan değer üzerinden tarifedeki belli nisbete göre alınan harçtır (1 Sayılı Tarife, madde III/1-a) Maktu harç ise, konusu belli bir değerle tespit edilemeyen davalarda ve davanın reddine ilişkin kararlardan alınan harçtır (1 Sayılı Tarife, madde III/2-a).Mahkemece tapu iptali ve tescil talebi yönünden nispi harç alınmamıştır. Tapu iptali ve tescil istemli davalar, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16. maddesi uyarınca nispi harca tabidir. Bu durumda mahkemece, temyiz eden davalılar aleyhine tapu kaydının iptali ve tesciline karar verilen bağımsız bölümlerin keşifte belirlenen dava tarihi itibariyle değeri üzerinden harcın ikmal ettirilmesi zorunludur. Harçlar Kanunu’nun 32. maddesi gereğince eksik harç tamamlanmadan müteakip işlemleri yapılmaz. Mahkemece, harcın ikmali için aynı Kanun'un 30. maddesi uyarınca süre verilerek, tapu iptali ve tescil talebi yönünden, re'sen eksik harcın tamamlatılması, harç ikmal edildiğinde yargılamaya devam edilmesi, aksi halde dosyanın işlemden kaldırılması, üç ay içinde davanın yenilenmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, harç eksikliği tamamlanmadan yargılamaya devam edilerek, uyuşmazlığın esası hakkında karar verilmesi doğru olmamıştır.2-Birleşen davada davalı Y.. D.. vekili ile karar tarihinden önce vefat eden davalı M. D..'nin vekilliğinden çekildiğini Dairemizin geri çevirme kararından sonra bildiren vekilinin temyiz itirazları, davacı tarafça eksik karar ve ilam harcının tamamlanmadığı bu aşamada dikkate alınamayacağından, şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, birleşen davada davalı Y.. D.. vekili ile karar tarihinden önce vefat eden davalı Mehmet Demli vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.