MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki asıl ve birleşen sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen şikayetlerin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde aslı ve birleşen dosyalarda şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Şikayetçi vekili asıl davadaki şikayetinde, dava dışı borçluya ait 20 ZY 671 ve 20 ZR 364 plakalı araçların satışı sonrası .... İcra Müdürlüğünün 2009/5664 Esas sayılı dosyasında düzenlenen sıra cetvelininde satış bedeli olan 17.624,00 TL'nin ilk haczi uygulayan ...ne ödenmesine karar verilerek müvekkiline pay ayrılmadığını, ancak müvekkilinin gümrük resmi nedeniyle alacaklı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile satış bedelinin tamamının müvekkiline ödenmesine karar verilmesini istemiştir.Şikayetçi vekili birleşen davadaki şikayetinde, dava dışı borçluya ait ... ve .... plakalı araçların satışı sonrası .... İcra Müdürlüğünün 2009/5664 Esas sayılı dosyasında düzenlenen sıra cetvelininde satış bedelinin garametten paylaştırılarak 1.710,82 TL sini dosya alacaklısı ...'a, bakiye 16.954,00 TL nin ise müvekkiline ödenmesine karar verildiğini, ancak müvekkilinin gümrük resminden kaynaklanan kamu alacağının öncelikle ödenmesi gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile satış bedelinin tamamının müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Bir kısım şikayet olunanlar vekilleri, müvekkillerine pay ayrılmadığını savunarak, şikayettin reddini istemişlerdir.Bir kısım şikayet olunanlar vekilleri, şikayettin reddini istemişlerdir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; asıl davada ilk haczin kamu haczi olması nedeniyle şikayetçinin haczinin 6183 sayılı Kanun'un 69. maddesi uyarınca iştirak edemeyeceği, birleşen davada ise, şikayetçi haczinin kendisinden önce araçları konulan hacze anılan yasanın 21. maddesi uyarınca iştirak edeceğinden paylaşımın garametten yapılmasının yerinde olduğu gerekçesiyle, asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.Kararı, asıl ve birleşen davalarda şikayetçi vekili temyiz etmiştir.1-Asıl davaya yönelik temyizin incelenmesinde, Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayetçi vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Birleşen davaya yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; 4949 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu 2004 sayılı İcra İflâs Kanunu'nun (İİK) 363. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 4949 sayılı Kanun’un 102. maddesiyle İİK’na eklenen Ek-Madde 1’de öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2013 yılı için şikayetçinin itiraz konusu ettiği alacak tutarının toplam 1.710,82 TL olması nedeniyle 14.11.2013 tarihli karar kesin niteliktedir. Bu sebeplerle kararı temyiz eden ... vekilinin temyiz istemi İİK’nun değişik 365/son madde hükmü gereğince reddedilmelidir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan açıklanan nedenlerle, asıl davada şikayetçi vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan İcra Mahkemesi kararının İİK’nun 366. maddesi uyarınca ONANMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle birleşen davada şikayetçi vekilinin temyiz isteminin miktar yönünden reddine, takdiren 251,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine'ye gelir kaydedilmesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.